5
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1038
Okunma
Bağışla ..
gökyüzü kelimelerden yapılmıyor bu zamanda
çocuklara şeker verenlerin arka sokakları çoğalıyor artık
bağışla ..
ellerine güveniyorum..
zaman aldatmaz dokundukları yeri, biliyorum
çürümez böylesi bi et!
tarih istiyorum şu anda ..
şu anda yere çakılmak istiyorum ..
mesela dünyanın en kutsal yerine
inatla ve gururla
sevinçle ve ölümle
çünkü aynı dam altında çürüdük biz hatırlasana
aynı şiddetin ortasında kansere çevrildi çocukluğumuz,
hatırladıkça hala içimizi ağrıtan kış evlerinde kaldı oyunlarımız
ve içimize düşen içimiz
elektrikler kesildi
ellerim yarım kaldı
duvarlar yarım kaldı
bakışım başka düşlere emanetti ..
ihanet zaman aldı
birlikte ağlanacak çocuklar vardır orda
koynunda rüya düşürecek çocuklar
elektrikler kesildi
odalar sessiz ve derindir
odalar uzak ve serin…
yani yabancıdır,
başkadır,
kimindir … bu korku tüm şehrindir sadece bizim değil
yeniden başlamak zaman alacak
son sözü söyledikten ve ağır bir yaşama karıştıktan sonra,
yeniden başlamak bütün geleceği alacak
öyle ki, korkuyor insan .. kalbin yönü dağıtabilir bütün yeryüzünü
elektrikler kesildi
rüzgar burkuldu içimde .. ve yıldız geçmişten bir geceye doğru kaydı
gizli kapaklı soyundum bütün bedenlerimle,
bende uyuyan bütün zamanlarla,
içimdeki yıkımın sebebiyle,
korku ve cesaretle soyundum
karanlık ayna yuttu görüntümü. (ama bir iz bırakmamalı .. yeterince bulunmuştum herkes tarafından.. iz olmamalı . ses ve koku gibi .. göz yaşı ve gülümseme gibi ..)
Bağışla!
yıkılmayı seçtim
bir beden için yapılacak en iyi şeyi
kapının arkasında dünyanın beklediğini biliyordum .. hep bekler .. umurumda değildi
sarhoşun anlattıkları gibi kokan bir yatağa uzandım
öldüğünden beri ilk defa rüya gördüm
rüyamda bir sır gördüm
içime sardım o sırrı
başkalarının sözlerine karıştırmadım
birkaç sözün peşinden giderken,
kendi sözlerimiz bizi terk etmişti,Hatırlıyor musun,
bir gün gelecekten bahsetmiştim de sonra sen gece boyunca ağlamıştın
o gece gözyaşı dökmenin,
geleceğin, şu anın,
dilimizdeki acının ne olduğunu öğrendim.
(iz bırakmamalı .. en azından zarafet için .. en azından sokaklarda oyun kuran şu çocuklar için iz bırakmamalı .. neyime yetmiyor gökyüzü!)
hem biliyorsun, ben utangacımdır
gözlerim serseridir biraz
kapalı olmanın kalp ağrısıyla dolaştım yıllardır
kindar dünyanın ellerinde dokunmaya çalıştım
iyi dayandım yani. Yani, duvarlar çektiler, körlüğü getirdiler
ama, gördüm, bildim, affettim.
şimdi çekil yolumdan
bütün hayatımdan çekil!
aynalarımı ve yatağımı terk et! güzelliği, çirkinliği, sözlerimi, suskunluğumu terk et ..
aşkı ve küskün kalmış zamanları, hayali, dokunduğum eşyayı,
oturduğum sokağı, zamanında gitmek istediğimiz yerleri terk et!
Bağışla .. lütfen bağışla .. ve bil ki, ben senden de korktum.