0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
930
Okunma
hüznümün dudağıdır uçan martı
zaman, bir giyotin gibi vurdu yüreğimi
ateşler ülkesinde o ve ben, iki yalnız
kah bir sevda gecesinde parlayan yakamoz
kah rüya bahçesinin gül sarmaşığı
uzaklardan bir rüzgar esiyor efil efil
sessizlik, geceme düşen bir hayal kadar sefil
şimdi gül, ey acılar şehrinin yelpazesi
hasretin o en uzun, acının en tazesi
neden hala tütüyor burnumda dokunası saçların
ruhum neden günlerdir hüznümün pervanesi
bu esrar senin midir,yoksa denizlerin mi
hemen hergün bir yıldız kayıyor içimden
gözlerin zor ağlayan deniz kadar derin mi
yoksa habersiz misin bendeki senden
ah, sinemde keskin bir bıçak kadar keskin
sonraki hıdırellezi bekliyor Ankara acıları
bu ne bir aşk masalı, nede devasa kin
puslu vakitlerimin en kara acıları
27.05.2015
________________________________________
5.0
100% (1)