8
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1440
Okunma

Mutedil alabildiğine
Sıradan olsa keşke,
Keşke dönsem düne
Dün bildiğim o muktedir enginliğe.
Saf bildiğim kırık yanım
Ön safta durduğum kıyısı uçurumun.
Nasiplensem keşke kıyısından köşesinden
Baksam yüzüne bir kez daha
Henüz ilk kez görmüşçesine.
Bir elimde ucu kırık bir kalem
Sağ yanımda sevdiklerim
Sol yanım boş hepten
İçini dolduramadığım hükümlerde
Yol bildiğim
Yine de kaybolduğum.
Boyunduruğundayım epeydir
Adını dahi bilmediğim…
Ne garip şu meylettiğim devran
Ne yapsam da yüzümün gülmediği.
Yüzü suyu hürmetine
Şu mübarek günün
Boğulmaksa en derinde
Ya da kaybolmak tek bir gölgede
Neye tekabül ederse etsin
İçimdeki saklı niyetim.
Bir kum zerresiyim altı üstü
Esaretinde fırtınanın
Oradan oraya sürüklendiğim.
Kıymet bilmesen de
Sözüm geçmese de kadere
Alışkınım inan ki
Hem de ta ezelden.
Koşullandığım ne varsa
Hükmü geçen insanoğlu
Neye namzet ki
Adına benlik dediğin;
Boş bir torba kadar kifayetsiz
Adı beden
Ve o göçebe ruh,
Geride kalan.
Tek bir kelam
Tek bir selam
Gıybeti sürer gider
Nasıl da konuşurlar ardından.
Göçüp gitsem bile
Bil ki baki kalacak tüm hasret
O gök kubbede.
Varlığım hepten hibeli
Kırık sazın teli çağırırken adımı.
5.0
100% (18)