8
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
816
Okunma
Dünyayla ne kadar benziyoruz birbirimize
O geceyi gündüzü yuvarlıyor top gibi
Veryansın aynı istikamette dönüp dolaşıyor kelimeler
Yok mu fırından yeni çıkmış ekmek gibi taze kelime
Yağmursuz günün sonunda
Akşamları balkonda akşamları çay ’ın tadı bir başka
Bir başka çatal kaşık sesleri
Çocukların sesleri geliyor
Sokak lambaları aynı yerde
Gürültü varsa hayat var demektir
Birde en karanlık geceler
Umudu yok edemez be gülüm çıkmayan canda
Şimdi herkes evlere kapandı
Hava serin
Yirmi dört ayar altın gibi verilen sözler
Ve.. Lakin sözün nereye gidip geldiğini bilen ağızlarda kazanır değer
Söz gümüşse sükût altın demiş atalar
Denizlerde istiridyeden çıkan kız çocuğu
İncisini değiştirir mi altınla
Yağmurla besleniyor başaklar
Ve.. Başaklar un olunca elenir olur ekmek
Tarlalar boyunca ay çiçekleri
Yönünü şaşırmış olmalısınız güneş terk etti yer yüzüne
Öksüz bağlar bahçeler
Ve.. Hiç bir şey tutmuyor iki tatlı sözün yerini
Ey yerin göğün güneşin tanrısı
Kara duttan şerbet mi hayat bir dikişte içilen
Gidenler gelmiyor geri..
Nurten Ak Aygen
20.06.2015
5.0
100% (20)