an diyor
anla diyor
anıların sisi arasında kayboluyor
ve mutlu bir düş ortasında
ansızın bir duvar üstüme çöküyor

an/la başlıyordu her şey
ve an
sırra erdiği zaman
bir an/da oluyordu her şey
aşk bir an/da
ölüm bir an/da
yüreğimi silah gibi kuşandım diye
birden bire
bir mermi patlıyor
sonra içim kanıyor
bir an/da ömrüm yanıyor...

"başkalarının aşkıyla başlıyordu hayatımız
ve devam ediyordu başkalarının hınçlarıyla"

yarin çilesi ağır
_____yarin yüreği sağır
__________günler ıssız ve yarınsız
________________en güzel yıllar acımasız
hasret çökmüş nur yüzüne
hüzün siyah bir elbise gibi sinmiş göz bebeklerine


yarin gözlerinde an
_____kanadı kırık bir kuş gibi
___________acı bir düş gibi yüreğinde
________________karanlık anıların bıçak izlerinde an

ve an
sırra erdiği zaman
şelaleye giden patika yoldan
___sessiz bakışların ardında
____________söz uçurdum
________________kanadında sevdanın

ve sonra kaç kez
___şafağında kasvet
________şafağında onulmaz hasret
_____________şafağında kızıl kıyamet
_____________taşıyan sabahlara uyandım
sol göğsüme yanağı yaslı uyurken o kadın...

ve kaç kez çığlık çığlığa kaldı yüreğim
kaç kez etime sokuldu zehri yalanların
kaç kez parmaklarım sımsıkı kaldı avuçlarımda
içime düşen acı kaç kez yüreğimden geçti benim


ve an sırra erdiği zaman

gez
göz
arpacık demez
namlu şakakta sadece tetik
sizin aşk dediğiniz ne kadar etik...