Canının parçasını bırakıp gitmek var ya,
Akamayan yaşların yüreğine dolarken,
İçin sızım sızım sızlaması canını yakar ya,
Kalbin taş kesilir kalır ardından bakarken.


Ellerin kalkmıyor ki sallamak için,
Göz yaşların birden bire hıçkırığın da boğulur,
Nasıl dayansın yürek boyun büken yavrusuna,
Saklayamaz yaşları akar hıçkıra, hıçkıra.


Simsiyah katranını sızdırıp ayıran yollar!
Talihine küstürüp boyun eğdiren yollar!
Yüreğin azabını kalbe dolduran yollar!
Ve ümitle bekleyeni hızla kavuşturan yollar...


Elim kolum bağlı Allah ’ım sabır ver bana,
Çabuk geçsin günlerim yalvarıyorum sana,
Göz yaşlarım ırmak gibi çağlıyor anlasana,
Tek sığınacak limanım, yardımcım sensin bana.


İçimi kor elev dağlar nefes alamıyorum,
Daha yarım saat oldu, özleme dayanamıyorum,
Sesim kısık düğümlü hesap veremiyorum,
Ayırdı zalim yollar, buna katllanamıyorum.


Mis gibi kokusu hala burnumdan gitmiyor,
Anne diyen tatlı sesi kulağımda çınlıyor,
Etrafım kalabalık kimse halim bilmiyor,
Kahrolası uzun yollar, bir nefes aldırmıyor.


Kara bahtlı kader ayırdı anayı kuzusundan,
Yüreğimi dağlarda oralı olmaz kaygısından,
Yalan dünya uydurmuş sapını korkusundan,
Düşünmez olurken, eti tırnaktan ayıran yollar...


Nesrin Önem Demir
07. 06. 2015