3
Yorum
9
Beğeni
0,0
Puan
1996
Okunma

Özü dinamitlenen
O tumturaklı naylon tebessümlerin
Demir parmaklıklara tutunup
Uzleti arayan mâlâyânî bir imge sadece
Baş üstünde tuttuğun o mübrem değerlerin
Ayaklar altında sekârâta dururken
Sehpalardan gülümseyen italik özgürlüklere
Gönüllü yazılmak niye
Anla artık
Kapısına kilit vurulmuş beyin kafesinde
İmlenmeden
Sembolleştirilmeden
Filize dururken maverâî düşüncelerin
Palyatif kurtuluşları
Abanoz kıytırık idelerde arayıp
İnfaza gözü bağlı gün saymak
Çare değil hiç bir şey
Bir Sen’sin
Maytaba alınan kıygın duâları
Ulaştırılmadan daha Sahibi’ne
Cümle cümle prangalanıp sürgün yiyen
Bir Sen’sin
Hep yarınlara ertelenirken
Emekleyen mühmel umutları
Dal dal mayın dölleyen yüreklere düşüp limelenen
İnan
Azmin çelik bilekleri kıracaktır
Nâdân vicdanlara vurulan gaflet zincirini
Bir şerâre aydınlığında parlayan nurun yırtacaktır
Yarasa gözlere çekilen
Â’mâ kuzgûnî perdeleri
Yine
Pervasızca
Timsahlar yüzdürülecek belki de
Gözünün deryâsında
Karanlık adına ne varsa
Yüklenip yıldızların sırtına
Güneşin de küstürelecek sabahlarına
Yarın diye bir şey olmayacak meselâ takvimlerinde
Gerilere doğru koparılacak sayfalarda
Asılı kalacak kıyâmın
Olsun
Sen var oldukça
Zaferle göğüsleyip muştu ipini
Yine Sen yazacaksın
Bir Milâdı utandıracak
Çınarlık Tarihi’ni