3
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
975
Okunma

1 MAYIS
Adın ”bahar”dı, siyah beyaz ekranlarda,
çocuktum ama duydum.
Gri bayraklarla geçtin,
çocuk gözlerimle gördüm.
Sorma şeker bile vermediler,
………………….he mi de “bayram”.
Ağzım açık,
………avuçlarımda
………………..tadı,
………………….kaldı.
Ben büyüdüm..
“Bahar”, çocuktu anlaşılan,
……………………büyüttüler.
İşçiler…
Emekçiler…
Öğrenciler yürüdüler,
…………...ben de yürüdüm.
Bayramlıklarını soyunup sen de yürüdün,
………………………………...peşim sıra.
Sokaklar kızıl.
Yüz yıllık çınardan büyüktün.
Yıl 1 Mayıs,
yıl 1886,
Amerikan iç savaşı arkası,
………………….yüz binler,
yürekleriyle,
……..tulumlarıyla
……………..sokaklardaydılar.
Sokaklar emek,
Sokaklar kan,
Sokaklar barut,
……………toz, duman.
Makinalar,
makinaları yapanlar
……………..çalışıyorlar.
Çalıştıkça,
Kapitalistler daha da çok kazanıyorlar.
Çalışmalı…
Çalışmak,
………..insan
…………….olmak.
10 saat çok,
8 saat yeter,
indi şartel,
………..rengarenkti işçiler.
Adolph Fischer,
George Engel,
August Spiens
……………..gün gibi,
………………….güneş gibi.
Af dile
Albert Parsons,
…………..af dile,
ölüm niye:
“Bütün dünya biliyor
……………….suçsuz olduğumu.
Eğer asılırsam cani olduğumdan
………………………………değil,
Emekçi olduğumdan asılacağım”,
……………………………….dedi,
bile bile.
Asırlık çınar gibi,
…………..dünyanın göğsüne
…………………………girdiler.
Asık,
kırık boyunlarına aldırmadan
bağırıyordular, bu güne;
direnmek düne,
……………..niye?
Çalışmak.
Çalışmak evet,
8 saatin altında
…………….çalışmak.
Direnmek güne.
Direnmek geleceğe.
Dünya birlik…dayanışma.
Mücadele bütün dünya olmalı,
……………………………..diye.
Bağırıyordu işçiler
29.04. 2015
Havva Kılıç
5.0
100% (7)