"" Senden gayrısına yurt olmasın diye
Despot müstemlekecilikle
Makasladım
Kırptım
Daralttım
Coğrafyasını yüreğimin ""

Kimseye çıkmasın
Sapmasın diye yolu
Yırttım
Attım haritasını
Ayak bileği kırık düş(me)lerimin
Ve
Tarak değdirmedim
Taramadım hiç saçlarımı
Kestirmedim
Tellerinden
Râyihâsı düşer gider diye ellerinin





Alnımı dişleyen kâvl-i İlahî’nin terini
Sildirtmedim
Sensizliğimde yâd ellere
Ensemde yumrukları sıkılı
Çenesi kitli cinnetlerimi ehlileştirdim
Kırbaçlayarak hasretinle damarlarımı
İsrâfil’in nefesine tuttum nefesimi
Zülkârneyn’in yıkılan bendine dayadım bedenimi
3. Sûr’u beklemedim
Levh-i Mahfûzuma el bastım
Hamza’ya yemin ettim
H’indî bir ihanetle sevmedim ağyarı Yâr
Yana yakıla kavlanan tenimin ahhlamalarını sevdim Hutâme’de
Sakar’da
Lezâ’da
Uhud’da Vahşî’ce tûrâba belenen yanlarımı
Redd-i biât direnişimin
Şimrî baş almalarını Kerbelâ’da
Hiç şekvâ etmedim
Yâr dedim Yâr
Yâr
Yâr
Yâ’Râb





Şimdi
Yasla kelimelerini şiirimin soluna
Söylesene Adamım
Gençliğime acı kırağılar çalan
Yüreğime
Duvağı kaldırılmamış sancılar ısmarlayan
Ana rahmindeki soysuz bir soykırıma beşik kerten
Memnû’ menfûr kalabalıklara kuma giden
Bir ömürlük meftûn-u divâneliğimin
Kaç yıl hatırı olur
Hatırı kalır sende




Aklı yitik sevdâmı alıp iki elim arasına
Derim ki
Sevgili
Saçlarını Ay’ın şavkına şûle şûle taratan
Ak tellerin bir sebebi de ben olayım
Alnına düşen çizgilerde gezinen
Parmak izim ele versin sersefilligimi
Hadi
İhbâr et beni
Suçüstü yakalanayım
Okşayıp severken
Sendeki bendenlerimi



Zincirini elinde tuttuğun ıltarı
Geçirdim bak boynuna huysuz kalemimin
Dini bir ritüele bulayarak bahânelerimi
Kestim dilini
Aklımın fatalist yanlarını
Sana sürüklemeyen kelimelerimin
Affet beni
Bilemedim
Gidişlerinin dönüşlerini çelmeleyip
Yolunu kestiğini