2
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
821
Okunma
Tüm ışıklar kapanmış, gözlerin feri sönmüş
Odanın ortasında boylu boyunca yatar
Vermiş sırtını yere, yüzünü Hakka dönmüş
Damarında ölümsüz gerçeğin nabzı atar
-Tüm ışıklar kapanmış, gözlerin feri sönmüş
Üstünde beyaz örtü, ikİ yanda kolları
Bir kaç damla ter inmiş buz gibi şakağından
Kalanlara bırakmış tüm beşeri yolları
Öz yurduna yürüyor o kendi sokağından
-Üstünde beyaz örtü, iki yanda kolları
Akıbetine ağlar herkes elin yasında
Küçücük bir odada mahşerin provası
Azrail’in parmağı iz bırakmışçasına
Ölümün yeni baştan keşfedilmiş havası
-Akıbetine ağlar herkes elin yasında
Gelenler ayaküstü hıçkırırken eşikte
Gidenlerin dudağı duada kıpır kıpır
Bugün bir cenaze var dünkü ahşap beşikte
Gözlerinin önünde kapı önündeki sır
-Gelenler ayaküstü hıçkırırken eşikte
Dünya bir nefes rüzgar iki perde arası
Açıldı; beyaz kundak. Kapandı; kara toprak
Bu gün şu yatanındı yarın kimin sırası?
Bilinir mi ne vakit düşer titreyen yaprak?
-Dünya bir nefes rüzgar iki perde arası
Düşünemez mi insan, düşünür de karınca?
Her canlının son yurdu kendi cürmü kadardır
Bu gün olmazsa yarın o mekana varınca
Ecri kadar havadar, günahlarınca dardır
-Düşünemez mi insan, düşünür de karınca.
Fevzi öztürk
14/04/2015
5.0
100% (3)