6
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
1900
Okunma

Turna gibi kanatlanıp uçsam
Memleketimin dağlarına
Konsam dedim bu sabah
Herkes uyurken anadan üryan bu şehirde
Benim avuçlarımda kâr
Göçümden kalan zemheri soğuk hep var
Adaletsiz bir takasın özneleriydik oysa bizler
Zaman zaman ;
Deli yağmurlar gibi düşüyor özlemlerim avuçlarıma
Hasret mum gibi eritecek bir gün beni
Çarpacak yüreğime bir gün dev boyu bir yalnızlık
Ve bir batmış geminin kaptanı gibi
Bakışlarım ufuklara uzun uzun dalacağım biliyorum .
Dudaklarımla
Hüzün kalıntılarına içimdeki dilekleri
Duayla harmanladım hüznün umuda yolculuğunda
Ellerim semada huzur dilendim bu sabah
Seherin fecri eşlik ederken dedim kendime
O katmer gül yapraklarında misk amber olmak
Bir lahza huzura damla olmak vardı
Yakamoz kokulu bu şehirde
Sahile vurunca tuzlu dalgalar
Sokak taşlarını sıvazlar meltemli yosun kokan rüzgarlar
Ne zaman sıcaktan bunalsam yazları
İçimde amansız bir yüzme isteği gelir
Suya daldırınca ayaklarımı
çakıltaşları bıçak gibi kesiyor yol vermiyor
Deniz dudaklarımda sadece tuz burnumda yosun kokusu
Denize hep yabancıyım bu şehirde ..
Her ne kadar gavur İzmir demişlersede garibanların yurdu
Bağrına basmış herkesi hep bir bolluk bir bereket şehri İzmir
Herkesi ırk din ayırt etmeden
Lâ" ile evrenin o sırlı’ kollarıyla sarmalamış bu şehir
Kışın güneşle barışık rüzgarları haşın
O/laki güneş yüzünü saklarsa arada iki karton yak ısıtır sıcacık
Açlık fakirlik bu şehirden teğet geçmiş
Her kes özgür
Bahçelerinde yufka açan insanlar boş bir alan bulup tandır yakıp
Mis gibi ekmek pişirenler var
Yakacakları ise bedava belediyenin budayıp attığı kırpındı ağaçlar .
Ve ben
Dilimde hüzünlü bir şarkının son satırları
Bir gün gibi yaşayıp bütün bu gurbet yıllarımı
Zamansız ara -ara
Özlem nöbetine tutulup
Hep özlemle üzülüp ağlayacağımı biliyorum
Çaresizliğim devinirken uzak mesafelerde
Naçizane kalemimden bu satırlarla bir gevrek bir boyoz ikide kumru
Bir bardak çayla ,
Hızla geçti aklımdan bu sabah ......../
nurcihan erdogan
5.0
100% (17)