3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
769
Okunma
Bir kitap yazıldı bin cesaretle
Sıradışı bir kaç olayla gizlenmişlerdi
Yerin on kat dibinden gelmişlerdi
Güneşi görünce sararmıştı yüzleri
Gökyüzünde görmüşlerdi sivriyi
Endişenince kızarmıştı gözleri
Dibe düşmüştü anlayınca gerçeği
Gözden kaybolmuştu ölüsü dirisi
Ruhu dönmüştü sancının bir ikizi
Denize dökülmüştü tane tane sesleri
Gürültüyle uyanmıştı soğuktu güzleri
Peşpeşe görülmüştü vardı bir hikayesi
Masalı, sancısı her şeyi
Görülmüştü daha önce böylesi
Gümbürdetmişti göğü yeri
Bilemezdi sözleri
Geri gelince bir bütünü gerisi
Sırasıydı her şeyin vardı bi gizliliği
Sonrasında dağıldı dediler
İnce ince sancı gelir sonra seni sarar dediler
Birden geldiler üstüme üstüme
Belki beklerdi ince ince bir kaç çeşme
Ne bilelim biz, öyle dediler
İçimiz buruktu, tadımız yoktu
Belki güzdü biraz, sonbaharın soğukluğu
Anlatma anlatma bana lütfen
Ben biliyorum gül dikenden üstündür zaten
Bir varını bir yoğunu
Her şeyin bir dönüş yolunu
Bulmak gerekirdi aslında
Becerseydi eğer daha dünden
Son şansı o da dolu dolu
Meğer gözünden akan tek yaşmış olan
Varsayımların, kınamaların var olduğu bu dünyada
Kılıcım bile yeterdi susturmak için her şeyi
5.0
100% (2)