44
Yorum
52
Beğeni
5,0
Puan
1721
Okunma

şu eli kolu çaresizliğe bağlanmış halle ne isterim ki
sen her vakit vefasız çıktın zaten yar
ruh imbiği’ne düşmüşken alt üst edersin hüzünlerimi
her an içimi kaçışının kıvrım kıvrım kıvrandırışı sanki kâr
senli limana her sığınış ta
kalbur üstü duygular da dalga dalga sallayıp da durdun
çözümü düğümleyen bir sırrın habercisidir sensiz rüzgar
devran bile küskün çok geçte kalınca her şey
zaman çok dar
zaman hep aleyhime işlemekte
ne isteyebilirim ki
vakit her zaman çok geçi göstermekte
işi yokuşlara sürmezsen olmaz mıydı sanki yar
elestten beri ruhuma işlemiş olan aşinalığın da var
pak duygular içinde seni yüreğime sokmuşken
her defasında kalleşçe yerlere vurdun sanki bir ağyar
er kişi alnın ortasını yoklar arkadan sallayamaz hançeri
ihtirasların sende hiç vuramadı ki gem’i
söyle senden daha ben ne isteyebilirim ki
istemek istesem de senden neyi isterim ki
ölüm hayat yumağının en son düğümüdür bilirsin
oysa ben kıvranırken sen de mutluluk baharın da çiçektin
acımadın her bir emeğin tek tek acı ile topladığı terlerine
zalimliğin içinde bağrımı oyup da koyu verdin
sen söyle
ne istenir ki bu bomboş ellerle
anladım ki faninin özü imiş önünü kapatan duvar
sevgiyi ezip de geçti o şuh kibirlerle bulanık süksen
ben zalimden zaten bir şey isteyemem
boş hüzün her daim de baş ağrısı yapar
istersen başını taştan taşa da çal
vuslat musalla taşına yattıktan sonra
el ele gönül gönülle kalmadıktan sonra
Bundan böyle sevsek ne olur be ecem
sevmesek ne
hayatımın ipini bırakandan ben bir şey isteyemem
tüm yaşanmışlık düşüp közler de kül oldu ya
gönlün hoş oldu mu bari
gelme artık yanıma açelya
ölüm ne ki hakkın yanında nefes almak olduktan sonra
cennet sanki bir cehennem senli kalınca
gönül dalım kökten kesildi artık uzanacak yer yok
hayallerim de bile sana bir daha kanacak yer yok
girmem gülistan da olsa bir daha gönlüne
senden bir şey istesem ne istemesem ne…
(15.03.2015) AZAP…
5.0
100% (50)