3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1415
Okunma
Yine ıssız okyanuslarımın kucağındayım,
Hava puslu, hazin ve soğuk…
Tüylerimi ürperten bir rüzgar
Yalnızlığımı acımasızca yüzüme vuruyor…
Dilimi kavuruyor artık tuzlu sular
Yalnızım yine
Yine düşünüyorum sessizce,
Ama bu sefer
Her şeyden farklı,
Ama bu sefer
Herkesten saklı…
Dümenin başında kimse yok…
Çünkü yine kayboldu aklımın kuyularında
Gemimin, “Gün Işığımın”, kaptanı…
Bir ip salsam çıkar mı acaba?
Aslında artık
Bulmak da zor onu,
Çıkarmak da…
Delik deşik oldu beynim
Akbabaların üşüştüğü bir et parçası gibi…
Paramparça
Delik deşik…
…
Peki ya kaptan geri gelmezse,
Ya ben geri gelmezsem…
Bu ıssız,
Bu karanlık,
Bu soğuk okyanusta
Ne kadar dayanabilir ki gemin?
Tamam yeter!
Uyanmalıyım artık
Ve bulmalıyım kaybettiğim kaptanımı.
İçimi ürperten,
Kanımı donduran
Bu sahte okyanustan kurtulmalıyım.
Artık
Bu rüyadan uyanmalıyım…!
…
Aman tanrım!
O ses de neydi?
O çıtırdı nerden geldi?
Yoksa…
Dayan Gün Işığım
Dayan gemim
Çıkacağız karaya sağsalim.
Ne bir çatlak olacak yüzeyinde senin,
Ne de kalbimde bir yara bulunacak benim…
Kaptanım uyanacak bu rüyadan
Ve uyandığı zaman
Çekilecek bulutlar gökyüzünden,
Rüzgar dinecek
Ve kara görünecek.
Dayan Gün Işığım…
Ben uyandığım gün
Her şey geçecek,
Her şey gelecek.
İnan,
İnan buna ve
Dayan Gün Işığım…
Uyanacağım bir gün
Ve her şey bitecek.
İnan bana tek dayanağım
İnan bana…
Manevi Kardeşim Buse Göğüsger’e aittir…