1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1216
Okunma
Söz bitti !
Bir söz nasıl biter, kelimeler nasıl yetmezse,
Öyle bitti işte.
İçimde ne varsa sana dair,
Gözlerimin kahverengisini çalan bir sandığa gizledim.
İçime bile sığmıyorken bir zaman,
Kırık bir sandığa sıkıştırdım sana dair herşeyi.
Gülümsemeler, gözyaşları, şarkıları, zamanı ve bana yakıştığın tüm resimleri.
Sandık karanlık bir köşede,
Ben sensizliğin baş köşesinde.
Aslında bir gündoğumu kadar aydınlattığını inkar edemem,
Ama sadece bir gün doğdun bana,
Sonrası hep karanlık.
Hep kanamalı geceler.
Yalnızda iyiydim ben,
Gülmek benim için bir gündoğumu kadar anlam kazanmasa da olurdu.
Şimdi anlamsız bir tiyatro gösterisinde yalnızlığın başrol oyuncusuyum
Seyircisiz kapalı gişe oynanan tek oyun,
Tek oyuncu,
Tek senaryo,
Dünyadan dışlanan tek mahlukat.
O benim !
Kahretsin,
O kadar muhtaçtım ki sana bilemezdin,
Her yokusta yoktun mesela yanımda.
Sen hep bana gülüşlerimde geldin.
Sonbahar da ki ağaç yaprakları gibi döküyorum şimdi seni içimden.
Bir kutuya hapsediyorum.
Acılarımı tazeleyecek değil,
Yarama yar olanı bekliyorum.
Ve bu tiyatral gösteride,
Sen bir Hiç’sin...
Adil Karaoğlu
5.0
100% (3)