Bosfor’da sallanan gemiler gibi gönlüm Bizans’ın tarihinde
Sevdalar sayfa sayfa
Heceler lokma lokma
Buzulur dudağımda
Sen ne mübarek şeysin böyle İstanbul

Ah İstanbul ah zafer yine senin
Beyaz bayrak da benim olur her adım da

Ezan-ı Muhammedi gelirken kulağa
Gönlüm şen olur ne kadar da cok huzurlu
Sultan Ahmet kucaklıyor Marmarıyı ne çok aşık ne çok sevdalı
Sevdayı yitirmiş insanlar arasında
Hamd eder ebediyen gönlü Mevlayı

Martıların kanatları kalem olur
Bin bir aşık bestesini yapar dudaktan çıkan nağmelerin
Aşkın sırına erince
Dualar la süslü şehir de

Deniz’in dalgası gibiyim yüz bin duygular uyandırır İstanbul prensim öpücükleriyle

Gamzelerinden süzülür rengarenk
Güller çiçekler
Burcu burcu düğün dernek misali
Her koridor da dans eder
Keman eşliğinde rüyalar
Senin koynun da İstanbul

Bir balık arası bir bardak şalgam
Nemlenmiş hayallerin galatasında
Limoni duygular dudakta dururken sevdalı gönlüm
Bal olur aniden yanın da

Başbaşa kalsamda gecmişimle
Geleceğe yakamozdur güneşin ışıltısı
Bu şehir de
Sır perdeleri açılır önümde naz etmeden ilk bahara ömrümün dergahı
Prensestir tahtında ey İstanbul

İstanbul masalı okunmadan masallar okunmaz
Sevda ateşinde yanmadıkca bu şehir dokunmaz

"- Fatih Sultan Mehmet ruhun şad olsun" !
Diyor her nefes gönlümün şah damarı

Nankör Fatihler geçerken önümden ...




AYSE KAVAK