0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1020
Okunma
Şair düşündü
Kafasında gidip geliyordu sorular
Aldı kağıt kalemi
Evirdi çevirdi
Yazdı sildi olmadı yırttı
Baktı ki deva değil kağıt kalem
Durdu cam kenarında
Denizin dalgaları
Gözlerinin yaşına karışarak
Anlattı yazdı çözdü
Yine dağılmadı
Ruhunun cam kırıkları
Kelimelerini yuttu şair
Dudaktan kalbe degil
Mideden sanciyla
Öğür öğür aşkla
Kalbine çarptı sancılar
Parça parça liğme liğme
İğne iğne saplandı kalbine ruhunun cam kırıkları
Ve nihai aracisina yaklaştı
Dudaklarında hece hece kelime kelime cümle cümle
Can buluyordu cam kırıkları
Kağıt kalem değil su değildi
Acılarını dudaktan okuyucuya dökebilmenin
Ruhundaki acıların doğum sancılarını yaşamaktaydı şair
Anlattı anlattı dile geldi ruha aktı
Ve başka başka bedenlerin
Başka başka ruhlarında
Ortak sancılara karıştı
Kimi azalarak kimi coğalarak
Anladı ki mühim olan kendi ruhundaki cam kırıklarının
Baska ruhlardaki diriliş hikayesiydi...
Arzu GEYGEL
5.0
100% (1)