7
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1445
Okunma
Sen kapkara bir perdeyi arştan sererek şeb
Gözlerde siyah sürmeyi baştan sürerek şeb
Nerden ne zaman hangi damardan akacaksın
Arzın feleğin sîne-i sadrın yararak şeb
Sen cadde sokak evlere hep uğrayacaksın
Tak tak kapılar pencereler dem vurarak şeb
Her kim ki gülümser bulacaksın, kumaşından
Dertler dikilen elbiselerden sararak şeb
Nisyanla mı mâlul ya tahatturla mı bilmez
Uşşâk sana aklın marazından sorarak şeb
Elden ele sâgâr döne dilden dile sohbet
Târif-i hilâl ebrûya meclis kurarak şeb
Çün dest-i habibten ederiz bâde-i aşk nûş
Aşk ehli helâldir dedi hâbım yorarak şeb
Sesler üşüşür müştekî sesler şu sükuttan
Efkâr u hayâlâtı sükuttan dererek şeb
Hergün güneşin son ışığından tutunurken
Mağlupça zafer tâcı, hilâlin görerek şeb
Emrûzu taarruz ediyor ferdâ-yı dîrûz
Kalkanı recâdan seyfi havftan kararak şeb
Hurşîd-i fürûz etdi tebârüz ve temâşâ
Tez buldu nihâyet kavga selâm durarak şeb
Açtın yaralar arşta sedâm hep çekerek gâm
Gövdemde “Amân !” sanki kemânlar gererek şeb
Âteş için pervâneye lâzımsa karanlık
Lâf söyler galattan, seni şâir yererek şeb
Heftten biri yıldan beşi aldın da gelirsin
Kadr’in bilenin defter-i cürmün dürerek şeb
Kadr sende Beraat ve Mirâç sende mübeşşer
Âgâh u necîbsin tâ ki fecr subha vararak şeb
Şâyân-ı taaccüb mü çıkarsa karadan ak
Allâh-ı azîmüşşan nûrundan vererek şeb
Var git o güzelden bize rüyâ getirensin
Erken varasın râha sabahtan girerek şeb
5.0
100% (7)