8
Yorum
28
Beğeni
0,0
Puan
2879
Okunma

bak
kıyamet kopuyor arka sokaklarında ruhumun
ve
tarifsiz ağrıyor aklım
kimse bilmesin
artık karanfiller açmadığını cennette
ki biz
yüzünden vurulmuş iki büyük günahın elleriyiz artık
bir de
teferruatsız ayrılıkların elçisi
biliyor musun
kırk ayrı kırık konuşlanırken dilime
hala senin adından başka bir harfe
meyletmemekten acıyor en çok alfabem!
aynaya bakmıyor şehrimdeki kadınlar
ve kızıl değil
hiç birimizin kıyameti
muhtelif bir renksizlikmidir bu
sensizlikmidir
bilmiyorum..
’’günlerden ve dünlerden saklanmıştım sana
ne kalabalık bir yalnızlığın olduğunu görmeden’’
söylesene
kaç ölüm grekti yaşamak için seni
ve kaç ceset taşımalıydım avuçlarımda
senin gibi
(sen şimdi uzak bir şehrin yatalak akşamlarında kıvranırken
ben
darmadağın bıraktığın enkazın altında
sana benzeyen hiçlikler doğuruyorum)
hadi
üç kere üfle adımı
koynundaki yılanın kulağına...