3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
2576
Okunma

Gel…
Dışarıda hava çok soğuk
Bulutlar yağmura gebe
Ağzının içinde çığlıklar
Ha doğurdu ha doğuracak
Yüreğimin közünde demleniyor çay
Biliyorum sende ben gibi üşüyorsun
Titriyor için
Gel
Sen, ince belli bardak da
Sıcak çay yudumlarken ısın
Ben, gözlerinin alevinde…
Gel…
Kısık ateşin üzerinde
Bakır cezvede pişiyor kahve
Ramak kaldı köpürmesine
İkramımdır çifte kavrulmuş fıstıklı lokum
Sigaranı yak, keyfine bak
Dumanını üfle yüzüme
Gel
Falda bakarım fincanı kapa
Öyle senin baktığın fala benzemez benim ki
Falımda bir türlü göremedin seni
Senin telveler kısmetinde hep beni gösterir ki…
Gelmedin…
Çayın demi dozunu aştı
Buruk bir tat bıraktı damağımda
Ortadan ikiye bölündü ince belli bardak
Her bir parçası battı kalbimin duvarına
Bulut doğuramadı yağmuru
Daha dolmamış dokuz ay on günü
Kahvenin köpüğü taştı
Yüreğimin közünü söndürdü
Şimdi buram buram terliyorum kasım ayazında
Telvenin gözüne sigara dumanı kaçmış
Gözlerim asılı kaldı pencere pervazına
Kusuyorum ezber bozan küfürleri
Gelmişine geçmişine yanan avuçlarımı açmış…
Gelip de göremedin
Yüreğim yüreğine sevisini saçmış…
21.11.2014_______________Seher_Yeli Seher Zerrin Aktaş
5.0
100% (5)