Kimi boğaz derdinde, kimi can telaşında
Kim bilir hangi türden, düşünceler içinde
Kimi karun denginde, çocuk denen yaşında
Bu ülkeye kötülük, eder türlü biçimde


Bıraktık yakasını, ülke istikbalinin
Günü kurtarmak için, perende atmaktayız
Canına okunurken ulus istiklalinin
Divaneler misali yan gelip yatmaktayız


Hadi biz geldik şunca, yaşın adamı olduk
Denilir mi bana ne, ben işime bakarım
Bu kadar mı düşünce, duygudan yoksun kaldık
Vatan, millet hikaye, ne pişer ne kokarım



Böylesi düşünceye, sahip olan aymazlar
Çocuğunun önünde, mahcup olur gün gelir
Muhtemel ki o çocuk, sorarken içi sızlar
Ey babam söyle bana, bu günümüz nedendir


Hani ihtişamımız, yeri göğü inleten
Nerde, bir bakışımızla, kaçan cümle hainler
Bu kadar mı vazgeçtik, büyük, küçük cümleten
Bayrağıma saldırır, kanı bozuk lainler


Ateşten arda kalan, savrulan o küllerin
Yedi düvele karşı, zaferler kazanmıştı
Milli kimliğimize, saldıran gafillerin
Türk’ün o yüce ismi, alnına kazınmıştı


Bir adımız var idi, dünyada bilinirdi
Sonsuz hürmet görürdük, ecnebiden, araptan
Ülke bekası için, milletçe ölünürdü
Bugün herşey ehvence, viraneden, haraptan


Söyle bana ey babam, hal midir bu halimiz
Şehidimin yorganı, toprağım kan ağlıyor
Neden bu hale düştük, ayrı gayrı ilimiz
Kardeşlerin kavgası, ciğerimi dağlıyor


Bana dertten bağışık, bir ülke sözün vardı
Daha ana rahminde, bedenim can bulurken
Bunca olup biteni, görmeye gözün vardı
Çıkmadın mı önüne, hainlik yol alırken


Kötülüğü yapanlar, değildir yalnız fail
Seyrederek sizler de, ortak oldunuz buna
Birlik bütünlük hepten, olmakta iken zail
Müdahil olmadınız, bu oynanan oyuna


Ey babam, borçlusunuz, ebediyen bizlere
Bu halin hesabını, vermeniz zor olacak
Dediğinde, düşecek, mahcubiyet yüzlere
Düşürdüğü kıvılcım, yürekte kor olacak


13.11.2014