25
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1982
Okunma
Denize kavuşamayan ırmak kavruldu çölde
Küllendi sen yanımda köz, yolların uçurum
Kurtların ulumaları yayıldı dağlara fersah fersah
Çoban ateşleri gecenin çiy tanelerini öperken
Vahşi atlar dörtnala vadilerde
Çisil yağmurları emdi çatlamış toprak
Söndü o yangın fırtınada
Galaksine kayan mülteci bir yıldızdım
Karalarda aktım
Akrebin gözleri dikildi üzerime
Kıskaçlarında sıkıştım
Kurumuş dudaklarıma zehir damladı
Söğüdün dallarından elem
Gelinciklerden kan topladım
Astım şafakta sarhoş bulutlara
Sen yoksun ya, hiç havam yok
Yalnızlığıma hüzün damıttı gece
Ey! örümcek ağlarına sarılmış kapı!
Beni böyle boynu bükük ve yitik
Niye inletirsin
Niye?
Her yanım keder
Karalara çakıldı bahtım
Gökyüzüne düştü sensizlik
Kahır yüklü bir bulut
Yağdı ağır ağır
Asırlık çınar ağacının kovuğundaydık
Bir masaldan kaçmışız
Yangın dudaklarından pembelerdi içtiğim
Kadınım;
Gün doğarken öyle mi ölünür...!
...
Fikret Şimşek