1
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
1844
Okunma

VE/
ezbere bildiği bütün patikalardan/yollardan sapıp, bir DÜŞü avuçlayıp camların pususuna yasladığından beri/erirken buz/yutkunarak büyüyen bir gece bıraktı pencere aralıklarında ki o kimdi/bunları yazdıran ve nasılsa her daim yazdıracak OL/AN...
(...)
Bir kelime ile doğdum
Ve yanıldım sonra
Bir kelime ile yandım ki
Ruhum dokunsallığını hissetti
Parmak ucu sadakatinde/
Duruldum
Ve bir nefeslik gücüm kaldı/
Sordum…
(Işığında yanmak,ışığında yanılmak
bir kelebeğin kanat/yürek acısıysa/yokluğunda uslanmak/
hangi dokunuşla yeniden doğmak/susarAK”…)
Çizilmemiş Atlaslarda
Ordular gördüm yenik
Ve ağaçlar hiç açmamış sabaha
Dal/budak bir gölgeye sinmiş
Düşlerinin sülfürü
Ve tuzu teninin/
İyodu sonra
İçine/ıslağına
Ve gömdüm parmak uçlarımı
Ve en çok/larımı
Eksilerek/eksilTERek
Tenindeki teri silerek
Ak/
Üç nokta illüzyonu
Ak/
Erken kalkılan sabahlara
Ayaz.
Çatlayan dudaklara
Ak/
Bentlerim parmak uçlarının istilası
Yak/
Islaktı hava
Ve yarı açık omuzların
Bir yağmura yakalandı
Kuş kanatlarında bahar hevesi vardı
Yankısında sesinin ki
Islanan kanatlarınla uçma bahsi vardı
Birkaç kanat telaşı içindeyken sen
Saçlarında güneş battı sonra
Gölgeler yeni uykuya dalmıştı
Sönmemiş kent ışıkları altında
Usulca sokuldu ve dokundu bir ten
Bir ten battı tenine ki
Bir öykü edası vardı eksik susuşlarında
Düşlerinde bir kadın sesi vardı hep/
//Gidişlerin tarihi yazılmıyor//
Bir zerre DÜŞerken kırıklarına saçlarının
Bir soruya bulaşıyor dudakların
Bir sonraya
Bir dileğe/tutulmamış
Bakir
Bir bedene ki
Tut/ma beni
Bir uçurumdan atlarken
Ve rüzgarıN değerken
SAÇ/larıma..
(...)
//ve sen ki
hiç bir noktalama işaretlerinden nasiplenmediğin için
durmadın/durulmadın//