10
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1250
Okunma

Tamburda İnleyen, ağlayan bu ses
Suskun dudaklardan, dökülür mü hiç
Bakışlar donunca, almazken nefes
Vuslatsız şafaklar, sökülür mü hiç
Heyecan sarınca, durup dururken
Kalp ritmi ahenkle, yüz’ü vururken
Bekleyiş uzayıp, zaman dururken
Yâr’in kusuruna, bakılır mı hiç
Siyah gözlerimden, inerken yaşlar
Hasrete kurulu, yeni gün başlar
Eriyip giderken, hayaller düşler
Bu sevdanın kahrı, çekilir mi hiç
Önüme bitmeyen hazine sersen
Hakkım helal etmem Dünya’yı versen
Seni; “ölümüne”, çok sevdim dersen
Çorak kalbe sevgi, ekilir mi hiç
Özlemi, hasreti, önüme serdin
Neden ümit verdin, bu muydu derdin
Acıdan başka da, söyle ne verdin
Bu aşk’a, abide, dikilir mi hiç
Gözümden sakınıp, emek verdiğim
Çözümsüz bir yara, sanki kördüğüm
Karınca misali, aşkla ördüğüm
O, sevgi surları, yıkılır mı hiç
İsyan; koro tuttu, göz de, yaşlarda
Yalnızlık kol gezer, hayal düşlerde
Sevgi cevherinde, kor ateşlerde
Lüzumsuz; bu sine, yakılır mı hiç
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
5.0
100% (10)