17 AĞUSTOS…
Bir 17 ağustos daha bebeğim…
Bilmem kaç gün, kaç hafta ya da kaç ay sonra, işte bir 17 ağustos daha.
Yüreklerimiz 7.08 şiddetiyle sallanmakta
Kaldırılamayan enkazlarız ve enkazdayız hala.
O günden bu güne bilmem ki, kaç yıldız göründü gökyüzünde,
Bilmem ki Kaç yıldız kaydı,
Kimler için kaç kez doğdu güneş yeniden, bilmem.
Bize o gün battı güneş,
Doğmadı bebeğim, senden sonra hiç doğmadı yeniden.
Ve biliyor musun bebeğim karanlık çok karanlıktı ya o gece,
Biz o günden bugüne o karanlıktayız hala….
Bilmem ki kaç kişi hatırlıyor 17 ağustos’u
Bilmem ki kaç kişi unutmadı hala.
Kaç kişi yanıyor o günün acısıyla…
Kaç kişinin yaralı yüreği, bilmem kanıyor mu ki hala?
Bilmem ki bebeğim Kaç kişi beyaz bir sayfa açtı hayatına.
Biz o gece ki ateş topu gibiyiz,beyaz yok.
Kan Kırmızıyız ve yanıyoruz, işte yanıyoruz hala…
Bilmem ki şimdilerde hangi yaşını kutluyor arkadaşların,
Bilmem kaçıncı mumlarını söndürdüler büyüdüklerine sevinerek.
Kim bilir Kaç kez karne aldılar, kaç sınıf geçtiler,
Kaç tatil geçirdiler, kim bilir kaç bahar ve kaç yaz gördüler bebeğim.
Annesiz babasız ve kardeşsiz,
Arkadaşsız, Pastasız ,hediyesiz,
Sessiz sessiz kutladığım doğum günlerinle
Bebeğim sende 18 indesin şimdi
Biz yanıyoruz mumların yerine.



Bir 17 ağustos daha bebeğim,
Bilmem kaç kez ezanlar okundu.
Bilmem ki kaç sala duyuldu yokluğunda buralarda
Senin için okunan ise dün gibi kulaklarımda hala.
Bilmem kaç gün, kaç hafta, kaç ay sonra,
Bir 17 ağustos daha bebeğim.
Yıl belki 2010 ama,
Kaldırılamamış enkazlarız biz ve enkazlardayız.
Yüreklerimiz ise 7.08 şiddetiyle sarsılmakta hala.
Aylin yüksel
16.08.2010