17
Yorum
45
Beğeni
0,0
Puan
2520
Okunma
sınır boylarında kalıyor yüzüm
ağarıyor gözlerimin b’elası
yangınlar yükseliyor
saçlarımın k’arasından…
h’isli bir ölmek bu
ve doğmak kendi gölgende
nedensiz, niçinsiz ve nasılsız
bir sebebin oluşumunda
sebepsizliğimiz ağlıyor için için
kelimelerden örülmüş
şiirden bir sığınağa sığınmaktır
şairin acziyeti
kutsiyeti ise
kendi yağında kavrulmaktır
zarar ve fayda denkleminde
sesini duyurmaya çalışırken
sessizliğinde
asırlardır sallanan bir beşiğin tam ortasında
bir bebek çığlığıdır yaşamak
ve ölmek
bir tabutun içine saklanan
yaslı sükunet
kim diyebilir ki
sevmedik hiç yaşamayı
ve yaşarken sevmeyi bilmedik
yârin b’akışlarında
matematiksel hesaplarla yapılan yontunun
edebiyatla perçinleşen
yaftası olmadığımızı
kim diyebilir
kalakalıyorum suyun akışında
ve toprağın kokuşunda
yağmurun yağışında
ve güneşin yakışında
yakamozlardan
yıldızlara ulaşan
bir samanyolu bu
sırtımdan vuruyor Eros’un oku
ki dilimde
en mağrur şiirinin replikleri Aragon’un
“mutlu aşk yoktur”
derken
“otuzüç kurşun”la vuruyor ustanın kelimeleri
alnımın çatından
“kirvem hallarımı aynı böyle yaz”
Şiirime sesiyle değer katan Olgun Onur beyefendiye kalben teşekkür ederim.
15:00/28.09.2014/Sev_tap