17
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
3012
Okunma

yağmur yağınca
kimlere açılır şemsiye
kim büzülmez protokolde
bırakmaz selâmı
düşündüm karanfil ellim çiçek bakışlım
kuru bir sevda değil benimkisi
su emmez betonlara yağıp akmaz yağmurum
toprak arar damlacık suyum
özüne yürüyerek
insanın
bilir misin can’ım
Atatürk’ün adı kaldırılmış çiftliğinden
hâdi kaldırsınlar beynimin girintilerinden de
onu, karakteri bağımsızlığı
boyun eğmememeyi
baş kaldırıyı
şemsiye istemez gazi
dimdik selâm durur kurtuluşa özüne
o halktır al’ı’k değil
bastığı yerin hacmi kadar değildir herkes
her büyük ulaşamaz boyuna
boy almak başka şeydir
artık büyüyemez kuru ağaçlar
ama su verildikçe yıllanmış çınar bile
kol atar, boy verir durmadan!
uzak görüşlüm insan ellim erim
yeter göğsüne ilinen karanfil sana
türkün söylenir ırak ırak diyarlarda
sen satın alımazım, ayrışmazım
sen ak yazmalım al fistanlım
sen oturmazsın
onların dizi dibinde
yağmur yağacağı toprağı bilir
kimi topraklar tanımaz suyu
görüntü her zaman göstermez gerçeği
sırdır aynanın arka yüzü..
Şiirime sesiyle can veren Ahmet Örnek beye gönülden teşekkürler..
21. 09. 2014 / Nazik Gülünay