1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1200
Okunma

Belki bir gün ; çay içeriz seninle
O küçük sahil kasabasında...
Dem olur dökerim içimi bardağa
Su olur akarsın usulca
açarsın koyu karanlığımı sıcaklığınla
Gülüşün şeker niyetine
karıştırırız şevkattan kaşıklarımızla...
Gün olur, başımı göğsüne yaslar
Sırtımızı dayarız bir ulu çınara.
Ket vurduğun cümlelerini
dillendiremediğin her ne varsa ,
dinlerim kalbinin ritminden ,
aldırmadan imkansızlığın kuyusuna .
Çiylenmiş gözlerimle cenin gibi kıvrılıp
sığınıveririm dizlerine,
Dudaklarımda gelincik kızılı hafif bir tebessüm
Yanaklarımda gül pembesi kesif utangaçlığımla
Karıştırırken usulca , her teli hüzün kırığı saçlarım
Dingin denizlere dönüşür martı çığlıklarıyla.
Ay ışığı yakamozlarda fırtınalarım diner
Girdabından soyutlanır hayatın
huzura kavuşur parmak uçlarında...
Ya da bir gün, olmaz ya!
Göz göze gelir okuruz yüreğimizde ,
henüz yazamadığımız şiirleri .
Anlatırız mitolojik aşkları
Zeus’a Hera’ya inat biz yaşamışcasına
Kumsalda dolaşırız yalın ayak
Aldırmadan eteklerimi ıslatan dalgalara
karışırız tuzlu sulara.
Kim bilir ?
ya da böyle olmazsa
Bir gece ansızın davetsiz gireriz
birbirimizin rüyasına .
Değil mi ki ;hayallerde özgürlük
Değil mi ki rüyalarda özgürüz !]
Tülay
5.0
100% (5)