Ne Vezüv eski Vezüv
Ne de Pompei
İki kere yıkanılacak su yoktur ama
Hep mi alegorik desen
Hep mi derebeyi
Alfabenin en sessiz harfi?
Vurulan kırlangıca başlangıç olan taş
Şiirimin en derin kafiyesi
Etrüsk vazoya yerleştirilen birkaç kanlı karanfil
Ve Parion aşıklarına dokunamam,
Valsin balkonunda dağılmayan sisi
Nasıl olur da tanımlayamaz lisan
Bekle beni karanlığın ötesinde
Ertelenen düşler demir aldı bu sabah
Sen bulut kasrında yağmur dokurken
Ben umut asrında ömür okudum
Düşerken yere delik zamanın gölgesi
Mestane görüntüsü sisli
Dünya tumturaklı bir camdan kalp olsa da
Başkaldırır yüzündeki lenf, nabız yerine
Ateşimin dokunuşuyla kabına sığmaz
Cebimden taşar sabah
Yedi başı ejder
Ve kara sevdalı Pyramus
İmbatın bileğinde mühür
Meneviş ve gül
Ilgıncar olur
Ne bahşiştir bana bu
Ne de bir ödül
Gül bahçesindeki kil hasat lanetli
Şaşkın bakan bahçıvanın gözleri
Neden bunca kuvvetli?


HAZİRAN GÜNLÜKLERİ