Bazen gönül kırılır çok sürmez barışırız El ele tutuşur da rüzgarla yarışırız. Nihayet bu toprakta et kemik karışırız Çünkü biz ta ezelden kardeşiz unutmayın...
İnsan,insan olmalı soy sop için kavga yok Kim ki insan ayırır heybesinde günah çok. Vurup kırmak iş değil benim karnım buna tok Çünkü biz ta ezelden kardeşiz unutmayın...
Fitne fücur zihniyet var söylesin sözünü Sen çevirme kardeşim kardeşinden yüzünü. Ben istemem mahşerde yere bakan gözünü Çünkü biz ta ezelden kardeşiz unutmayın...
Hak olan her ne varsa hiç yıkılmaz kaimdir Haktan ayrı olanın sonu elbet vahimdir. Kötülük meyve vermez bu niyetim daimdir Çünkü biz ta ezelden kardeşiz unutmayın...
Benimseyin bu sözü Kürdü, Türkü, Çerkezi İnsanların tamamı Adem Havva merkezi. Kapatın kulakları duymayın fitne tezi Çünkü biz ta ezelden kardeşiz unutmayın...
ÜNSÜZ...
Paylaş:
4 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bunlar uzun mevzular kardeşim...Ne ilmin sonu var ne de edebin, hani ayet der ya "Allahı tam manası ile takdir edemediler"...onun için ne ilmin ne de edebin sonu vardır...
ALLAH doğruluktan imandan ayırmasın , hayırlı geceler kardeşim...
inşaallah hocam... sözlerin cümlelerin bir dua niyetine geçer de hakkımda ki bu güzel temennilerin kabul oluverir... güzel nasihatlari tutanlardan eylesin rabbim beni de kardeşlerimi de..
Yani kardeşim; insan olan sözden bile nasiplenir...Onun için, iyiliği tavsiye etmek her insanın vazifesidir... Aksi halde iyiliği düşünmek yolları kapanırsa o kişi için tehlike çanları çalıyor demektir...
Dini mevzuda emr-i maruf yapmak her kişinin vazifesi değildir....Onu o ilme sahip olan ve emr-i marufa harfiyen uyan insanlar yapar...Fakat, nasihat, tavsiye her müminin görevidir....Az önce ki yorumda yazdımya, tutan kazanır tutmayan kaybeder...
Nefse, kelime-i tevhit anahtarı "la" ile gem vurulmuştur ki, batıl olan her şeyden geri durasın onları yok bilesin diye...
Bize düşen hakkı tavsiyedir...Olur ya nefsin seni alır başka yerlere götürür, aldanma o nefsinin güzelliğine...Onu al yere at, onun güzel sandığın yüzünü sür toprağa , ve de ki bir avuç topraksın...Sana lazım olmayan şeylerle eyleme beni diye azarla nefsini....
ağam, aslında ben soru sorsam ve siz de sorularıma cevaplarınız yazı ekleyerek sayfanızda paylaşsanız diye düşündüm...
ben de o kadar çok soru var ki...
sizde de tatlı dil, cümlelerinizde ihlas...
teşekkür ederim... sizin gibiler eksik olmasın buralardan inşaallah... selamlarımla.
*Din nasihattir demek; dinin direği ve kıvâmı nasihattir demektir.
Allâh için nasihat: Varlığına ve şeriki olmadığına inanmak, sıfatlarında küfre sapmamak, Allâh’ı bütün kemâl ve celâl sıfatları ile vasıflanmak, bütün noksan sıfatlarından tenzih eylemek; ona itâat etmek; Allah için sevmek, Allah için buğ-zetmek, ona itaat edenlere yardım etmek, nimetlerini i’tiraf ile şükürde bulunmak, her işinde ihlâs ve samimiyet göstermek, bütün bu sayılan vasıflara teşvik eylemek.
Allah’ın kitabı için nasihat: Onun Allah kelâmı olduğuna, kul sözlerine benzemediğine, insanların aslâ onun mislini getiremeyeceğine imân etmek, ona tazimde bulunmak, tecvid ve adâbına riâyet ederek huşu’ ile okumak, düşmanların tahrifine ve ona dil uzatanlara karşı müdâfaada bulunmak, Kur’ân-ı Kerîm’de beyân buyuruları her şeye inanarak tasdik etmek, hükümlerini öğrenmek, nasihatlerinden ibret almak, muhkem âyetieriyie amel, müteşâbih olanlarını tasdik etmek, Kur’ân ilimlerini yaymakla olur.
Resûlüllâh için (s.a.v.) nasihat: Onun peygamberliğini tasdik ile getirdiği şeylerin hepsine imân etmek, emir ye nehiylerinde ona itaat etmek, ona ta’zimde bulunmak, sünnetini ihyâ etmek, onun vârisi olan âlimlere hürmet ve ta’zimde bulunmak, Peygamber (s.a.v.)’in ahlâkîle ahlâklanmak, ehl-i beytini ve ashâbını sevmek, düşmanlarını sevmemek, ashabına dil uzatanlardan ve bid’atçılardan uzak durmak gibi şeylerdir.
Müslümanların imâmları için nasihat: Onlara itaat ve yardım etmek, isyân etmemek, aldatmamak ve hayır duâda bulunmak, rivâyet ettiklerini kabul etmek, ahkâm husûsunda onlara tâbi’ olmak ve kendilerine hüsn-i zanda bulunmaktır.
Bütün Müslümanlar; Müslüman ahâlidir. Bunlara nasihat, din ve dünyâlarına faydalı olan şeyleri kendilerine öğretmek, kusurlarını görmezden gelmek, onlara ezâ etmemek, yardımlarına koşmak, zararlarını gidermek, iyiliği emir; kötülüğü nehyetmek, büyüklerine hürmet, küçüklerine şefkatte bulunmak, aldatmamak, hased etmemek, kendisi için dilediğini onlar için de dilemek gibi şeylerdir.
İnsan olmak, kardeş olmak ALLAH taalanın emridir....Aç kalmak mı? ALLAHA tevekkül etmek Hz Muhammed s.a.v efendimizin halidir, çalışmak ise sünnetidir...
Hani bir ülema vardı; akar suya hasırdan yapılmış sele sepet bırakırdı...Çünkü ileride bunları bulduğunu zannederek, toplayıp satan yaşlı bir kadın var... Birgün o velinin oğlu sorar; baba neden böyle yapıyoruz?..Gidelim direk kendisine verelim satsın ihtiyacını karşılasın...Babası der ki; oğlum öyle yaparsak o yaşlı kadın sadaka yemiş olur, ama bu şekilde kendi emeğini yemiş oluyor...
İnsanların menfaatine dokununca sevgi, saygı ve kardeşliğin kalmadığını görüyoruz...O vakit her şey sözde oluyor, o konuda haklısın amma, durum böyledir diye sende onlara uymak zorunda değilsin....
Fakir olan fakirliği ile zengin olan da zenginliği ile imtihandadır...Sen çaresiz kaldığında yardım talebinde bulunabilirsin, onun durumu müsait iken yardımcı olmadıysa onun hesabını artık ALLAH taala ona sorar...Ama fakirlik var ise ona da pek kafanı yorma derim...Çünkü fakirlik peygamber efendimiz Hz Muhammed s.a.v efendimize verilmiştir...Bir kişi Peygamberimizi seviyorum diyor da, fakirliği sevmiyorsa işte o bu sözünde yalancıdır... Ve bir insan ALLAH taalayı seviyorum der de onun emirlerine bildiği kadar riayet etmiyorsa o kişinin de o sözü yalandır.....Kişinin sözüne sadık olduğu, hemen oturduğu yerden kalkıp o verdiği söz ile uğraşması ile belli olur....
Sürekli halk ile uğraşırsan Hakka ne vakit zaman ayıracaksın Ekrem kardeşim?...
İyiliği tavsiye etmek vazifemizdir...Tutan kazanır tutmayan kaybeder...
Hani kardeşliğe inancın kaldı mı? diyorsun ya... Değindiğin cevapları halleri bende görüyorum yok değil....Ama bu benim inancımı etkilemez çünkü ben bilirim ki, insan insanın kardeşidir... İnsan olmayan kötü olan var ise ondan uzak kalırız...Çünkü o kötülere ALLAH taala mutlaka kahhar ismiyle tecelli edecektir...Yanlarında olma ki, sana da zararı olmasın...Bu yüzden kötü insandan uzak durulması gerekir...
Ayrıca seyrine daldığım yanlış olan cevaplar, haller varya ...Onları gördükce ALLAH taalaya biraz daha yaklaşıyorum....
ALLAH c.c insanı doğruluktan haktan imandan ayırmasın... "Her müminin iman dolu kalbi, cesedinin kadir gecesidir"....Onun için sen kalbini doğru olan şeylerle, dürüstlükle imanla doldur...Sen tatlı bir şaraptan içtin ise onu ikram etmekle memursun...Tekbaşına içilmez, doğruyu hakikati tavsiye et, gerisini ALLAH taala bilir...
Bunlar uzun mevzular kardeşim...Ne ilmin sonu var ne de edebin, hani ayet der ya "Allahı tam manası ile takdir edemediler"...onun için ne ilmin ne de edebin sonu vardır...
ALLAH doğruluktan imandan ayırmasın , hayırlı geceler kardeşim...
inşaallah hocam... sözlerin cümlelerin bir dua niyetine geçer de hakkımda ki bu güzel temennilerin kabul oluverir... güzel nasihatlari tutanlardan eylesin rabbim beni de kardeşlerimi de..
Yani kardeşim; insan olan sözden bile nasiplenir...Onun için, iyiliği tavsiye etmek her insanın vazifesidir... Aksi halde iyiliği düşünmek yolları kapanırsa o kişi için tehlike çanları çalıyor demektir...
Dini mevzuda emr-i maruf yapmak her kişinin vazifesi değildir....Onu o ilme sahip olan ve emr-i marufa harfiyen uyan insanlar yapar...Fakat, nasihat, tavsiye her müminin görevidir....Az önce ki yorumda yazdımya, tutan kazanır tutmayan kaybeder...
Nefse, kelime-i tevhit anahtarı "la" ile gem vurulmuştur ki, batıl olan her şeyden geri durasın onları yok bilesin diye...
Bize düşen hakkı tavsiyedir...Olur ya nefsin seni alır başka yerlere götürür, aldanma o nefsinin güzelliğine...Onu al yere at, onun güzel sandığın yüzünü sür toprağa , ve de ki bir avuç topraksın...Sana lazım olmayan şeylerle eyleme beni diye azarla nefsini....
ağam, aslında ben soru sorsam ve siz de sorularıma cevaplarınız yazı ekleyerek sayfanızda paylaşsanız diye düşündüm...
ben de o kadar çok soru var ki...
sizde de tatlı dil, cümlelerinizde ihlas...
teşekkür ederim... sizin gibiler eksik olmasın buralardan inşaallah... selamlarımla.
*Din nasihattir demek; dinin direği ve kıvâmı nasihattir demektir.
Allâh için nasihat: Varlığına ve şeriki olmadığına inanmak, sıfatlarında küfre sapmamak, Allâh’ı bütün kemâl ve celâl sıfatları ile vasıflanmak, bütün noksan sıfatlarından tenzih eylemek; ona itâat etmek; Allah için sevmek, Allah için buğ-zetmek, ona itaat edenlere yardım etmek, nimetlerini i’tiraf ile şükürde bulunmak, her işinde ihlâs ve samimiyet göstermek, bütün bu sayılan vasıflara teşvik eylemek.
Allah’ın kitabı için nasihat: Onun Allah kelâmı olduğuna, kul sözlerine benzemediğine, insanların aslâ onun mislini getiremeyeceğine imân etmek, ona tazimde bulunmak, tecvid ve adâbına riâyet ederek huşu’ ile okumak, düşmanların tahrifine ve ona dil uzatanlara karşı müdâfaada bulunmak, Kur’ân-ı Kerîm’de beyân buyuruları her şeye inanarak tasdik etmek, hükümlerini öğrenmek, nasihatlerinden ibret almak, muhkem âyetieriyie amel, müteşâbih olanlarını tasdik etmek, Kur’ân ilimlerini yaymakla olur.
Resûlüllâh için (s.a.v.) nasihat: Onun peygamberliğini tasdik ile getirdiği şeylerin hepsine imân etmek, emir ye nehiylerinde ona itaat etmek, ona ta’zimde bulunmak, sünnetini ihyâ etmek, onun vârisi olan âlimlere hürmet ve ta’zimde bulunmak, Peygamber (s.a.v.)’in ahlâkîle ahlâklanmak, ehl-i beytini ve ashâbını sevmek, düşmanlarını sevmemek, ashabına dil uzatanlardan ve bid’atçılardan uzak durmak gibi şeylerdir.
Müslümanların imâmları için nasihat: Onlara itaat ve yardım etmek, isyân etmemek, aldatmamak ve hayır duâda bulunmak, rivâyet ettiklerini kabul etmek, ahkâm husûsunda onlara tâbi’ olmak ve kendilerine hüsn-i zanda bulunmaktır.
Bütün Müslümanlar; Müslüman ahâlidir. Bunlara nasihat, din ve dünyâlarına faydalı olan şeyleri kendilerine öğretmek, kusurlarını görmezden gelmek, onlara ezâ etmemek, yardımlarına koşmak, zararlarını gidermek, iyiliği emir; kötülüğü nehyetmek, büyüklerine hürmet, küçüklerine şefkatte bulunmak, aldatmamak, hased etmemek, kendisi için dilediğini onlar için de dilemek gibi şeylerdir.
İnsan olmak, kardeş olmak ALLAH taalanın emridir....Aç kalmak mı? ALLAHA tevekkül etmek Hz Muhammed s.a.v efendimizin halidir, çalışmak ise sünnetidir...
Hani bir ülema vardı; akar suya hasırdan yapılmış sele sepet bırakırdı...Çünkü ileride bunları bulduğunu zannederek, toplayıp satan yaşlı bir kadın var... Birgün o velinin oğlu sorar; baba neden böyle yapıyoruz?..Gidelim direk kendisine verelim satsın ihtiyacını karşılasın...Babası der ki; oğlum öyle yaparsak o yaşlı kadın sadaka yemiş olur, ama bu şekilde kendi emeğini yemiş oluyor...
İnsanların menfaatine dokununca sevgi, saygı ve kardeşliğin kalmadığını görüyoruz...O vakit her şey sözde oluyor, o konuda haklısın amma, durum böyledir diye sende onlara uymak zorunda değilsin....
Fakir olan fakirliği ile zengin olan da zenginliği ile imtihandadır...Sen çaresiz kaldığında yardım talebinde bulunabilirsin, onun durumu müsait iken yardımcı olmadıysa onun hesabını artık ALLAH taala ona sorar...Ama fakirlik var ise ona da pek kafanı yorma derim...Çünkü fakirlik peygamber efendimiz Hz Muhammed s.a.v efendimize verilmiştir...Bir kişi Peygamberimizi seviyorum diyor da, fakirliği sevmiyorsa işte o bu sözünde yalancıdır... Ve bir insan ALLAH taalayı seviyorum der de onun emirlerine bildiği kadar riayet etmiyorsa o kişinin de o sözü yalandır.....Kişinin sözüne sadık olduğu, hemen oturduğu yerden kalkıp o verdiği söz ile uğraşması ile belli olur....
Sürekli halk ile uğraşırsan Hakka ne vakit zaman ayıracaksın Ekrem kardeşim?...
İyiliği tavsiye etmek vazifemizdir...Tutan kazanır tutmayan kaybeder...
Hani kardeşliğe inancın kaldı mı? diyorsun ya... Değindiğin cevapları halleri bende görüyorum yok değil....Ama bu benim inancımı etkilemez çünkü ben bilirim ki, insan insanın kardeşidir... İnsan olmayan kötü olan var ise ondan uzak kalırız...Çünkü o kötülere ALLAH taala mutlaka kahhar ismiyle tecelli edecektir...Yanlarında olma ki, sana da zararı olmasın...Bu yüzden kötü insandan uzak durulması gerekir...
Ayrıca seyrine daldığım yanlış olan cevaplar, haller varya ...Onları gördükce ALLAH taalaya biraz daha yaklaşıyorum....
ALLAH c.c insanı doğruluktan haktan imandan ayırmasın... "Her müminin iman dolu kalbi, cesedinin kadir gecesidir"....Onun için sen kalbini doğru olan şeylerle, dürüstlükle imanla doldur...Sen tatlı bir şaraptan içtin ise onu ikram etmekle memursun...Tekbaşına içilmez, doğruyu hakikati tavsiye et, gerisini ALLAH taala bilir...
Benimseyin bu sözü Kürdü, Türkü, Çerkezi İnsanların tamamı Adem Havva merkezi. Kapatın kulakları duymayın fitne tezi Çünkü biz ta ezelden kardeşiz unutmayın...
..keşke kulağımızı kapamadan duymasak fitne tezi ama işte insanlar har vurup harman savuruyorlar. Anlamlı dizeleri kutlarım.
Çok bela var ki; insanlar onu cehaletleri ile adeta çağırırlar...Hak olan ne ise karşı gelmemek insan gibi yaşamak gerek...Ama ne hak ne kardeşlik bir türlü anlaşılmadı gitti....ALLAH sonumuzu hayreylesin...
Çok bela var ki; insanlar onu cehaletleri ile adeta çağırırlar...Hak olan ne ise karşı gelmemek insan gibi yaşamak gerek...Ama ne hak ne kardeşlik bir türlü anlaşılmadı gitti....ALLAH sonumuzu hayreylesin...
tüm ırk din ayrımını yaratan insanoğlu değil miydi zaten ...oysa kardeşçe yaşamak vardı... öldürmeyeceksin vardı tüm kutsal kitaplar böyle yazardı...ve insanoğlu her şeyi mahvetti...saygımla
Dört kitabın dördüde haktır; hepside doğru yolu ve insanlığı emreder...Ancak kitabı başka olsa bile, ona bile uyarak yaşanmaması acıdır ki, işte dünya herkes birbirini öldürmekten başka birşey düşünmüyor....
Dört kitabın dördüde haktır; hepside doğru yolu ve insanlığı emreder...Ancak kitabı başka olsa bile, ona bile uyarak yaşanmaması acıdır ki, işte dünya herkes birbirini öldürmekten başka birşey düşünmüyor....
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.