1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1119
Okunma
Tan vaktinde yaşanan anlar
doğmuyor umutlar bir türlü
hep o düşen gölgelerden karanlıklar
yapay ve sığ ayaklarımın altından akan sular
aralardan seçiliyor bir çift iri baykuş gözleri
takiptedir nice yalanlar
ağaç dallarından başlar bir talan
elma kurtları istila etmiş
masal sonunda düşecek elmaların içini
rüzgar taşıyamıyor biriken manasızlıkları
anlamsız bir girdapta dibe doğru yol alıyorken kalp
sonra kime ne , ona ne
laf olsun iş olsun
çekip gitmek dahi gerektirir bir erdem
yoksa belki susmak gerekir
tan vaktinde bekler
bin yıldır bir masal
güneş doğsa bile yaralanmış bir kere yüreğim
bir nehir akıyor gerçekleri önüne katmış
masal çağını geçmiş bir çocuk
içine atlıyor
boğulmazsa
güneşin doğduğu yerden
denize okyanusa buluta karışır
yağmurlar bekçisi gözlerinin
bu sularda anla ki istenmiyor
senin nahoş masalların
bırak düşmesin elmalar
incelmiş bir kere tüm bağlar
kopsun istediği yerden
bu saçmalığa yazılabilir mi bir mutlu son
bazen tek başına çıkılır bir savaştan
hem her rüyadan yahut kabustan
tek başına uyanılır...
( Dilek KARSLIOĞLU )
5.0
100% (4)