0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1080
Okunma

Babamla ilgili hatıralarım
Çok azdır sayıca, hem de çok puslu
İkinci sınıfındaydım ilkokulun
Sanatçı isimleri verilmiyordu daha
Atatürk İlkokulu’ydu bu yüzden
Adı okulumuzun…
Kimsenin duyamayacağı bir tıkırtıyla
Bir anne çocuğunu okşuyor gibi sanki
Kapısı çalındı sınıfımızın
Babam, kimseyi rahatsız etmek istemeyen
Ürkek, tedirgin bir adamdı çünki
Öğretmenim zor duymuştu bu sesi
Giriniz dedi en nazik edasıyla
Az sonra içeri köylü adımlarıyla
Babam girdi.
Eskimiş kasketini bir elinde tutarak,
Belli değil ne zamandır kapıda beklediği
Kusura kalma hocam, oğluma dışarıda
İzin verin giydireyim şu çizmeleri.
Soğuktu, Dikmen Dağı’nda kar vardı
Ayağımda baharlık bir ayakkabı
Rüzgar yalayarak taş duvarları
İnsanın ayaklarında konaklardı.
Ayağından tanırım ben insanı
Çehresinden, kılığından insan tam bilinemez
Doğrudur tespiti Faruk Nafiz’in
Doğrudur dağda gezen ayakların düz caddede incindiği
Ayakkabılar sık sık değiştirilse de
Ayaklar, yüzler gibi maskelenemez..
İsmail GÜÇTAŞ
10/07/2014
5.0
100% (1)