7
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1191
Okunma

Bir yanılsamanın yankısı değil mi şu kulağıma çalınan
Uzaklardan akseden bir duyum sanırım
Bir rüyanın çöküşü belki de;
Öylesine ansız ve anlamsız…
Kara kışın ortası
Soğuğun koynu
Ve sönmek üzere şu yandığını sana soba
Sıcağa hasret ve odunsuz.
Kavurucu bir yaz günü
Sıcağın kavuran esareti
Onca kalabalık varken etrafında
Nasıl ki kalırsın insansız,
Tutkulu bir düşün yansıması adeta
Hele o içinde yaşadığım karanlık oda
Yine sensiz ve yine ışıksız.
Sen dedim de…
Ninni misali sesin çağırmakta uzaklardan
Öyle ya, bir tek sen kaldın
Yarınlarımdan yadigâr
Yapraksız ve çıplak o ağaç
Nasıl yadigârsa sonbahardan…
Sus pus bir ömür benimki
Kanıksanmış onca günahın bedeli
Belli ki güzergâhısın yolumun
Şu garip gönlün tam merkezi.
Tükenmekte mecalim
Kim dost kim düşman
Ne önemi var,
Senin haricinde.
Yarım kalmış soluksuz bir hikâye benimki
Başı belli ya
Sonu olmasa da nafile.
Nafile her şey
Nafile dünya
Ve nafile tüm uğraş.
Tut ki bir hayal
Ya da koca bir yalan
Desturum bellidir dünlerden miras kalan.
5.0
100% (8)