İhtimal’ Firdevs e nazire’

şimdi ben koşamıyorum
hatta zor yürüyorum ya Firdevs
vazgeçmedim koşma ihtimalinden.

yağmurlu şu havada
çayım elimde hayal edip şiir yazıyorum bol bol
bir düzelsem eğer gel birlikte
bisikletlerimize atlayıp, göl kenarında taş sektirelim
gölü dağın yeşine katıp suluboya resimler yapalım Firdevs

ya da çocuk olalım
ip atlayalım
dut ağacına çıkalım
annemin kurabiyesi cebimde
yiyelim ve şarkılar söyleyelim.

kirazdan küpeler takalım kulaklarımıza
erik ağacının gövdesinden koparalım macunları
oje yapıp sürelim ellerimize
grafon kağıtlarından elbiseler dikelim renk renk
yağmur yağsın boyansın elimiz yüzümüz Firdevs

betonları unut
onların dağ olduğunu düşün
yolların ise toprak.

yoğurtçunun
bozacının, babanın sesini duy
gitarının sesini birde Firdevs.

lise arkadaşlarını düşün Firdevs
yazdığın şiirleri
niye en çok onlar hatırlanır bilmiyorum
acaba gençlik günlerine denk geldiğinden mi.

sonra birlikte şarkılar söylediğimiz günü düşün
çoğaltacağımız diğer günleri
betonları unut
onların deniz kenarındaki kumlar olduğunu düşün
evler, bahçeler yap onlardan.

kömür karası çiziliyor ya ruhlara
onlarıda sil
yada çiz üstünü Firdevs
bu yüzyılda böyle dram olur mu.

gel çocuklarımıza türk filmlerindeki dili öğretelim Firdevs
Zeki Müren’i örnek verelim
ve öğrendiklerinde Sadri Alışık gibi selam verelim
çağdaş ve dik.

inan geç değil Firdevs
henüz vakit varken
gel seninle
ağaçlardan kuşlardan bahsedelim
sesli, sessiz harflerden
kelimelerin, dilin estetiğinden
imgelerden
beton devrinin ahşap ruhumuzu nasıl yıprattığından
belki bir damla kırmızı atarız koca resme
bir ihtimal sevmeyi öğretiriz her birimize.

haziran 2014
nurten boz hürel.

İHTİMAL

Şimdi sen hastasın yürüyemiyorsun ya Nurten
Olsun; iyileşecek ayaklanacaksın
Çimenlere basabilmek ihtimalini düşünmek bile ne güzel
O zaman; iyileşince ilk iş
Yalın ayak çimlerde yürümek
Kuşa, böceğe esasından bir Sadri Alışık selamı çakmak.
Gittikçe göle çalıyor gözlerin
E üzüm üzüme baka baka kararır
Kıskanıyorum Nurten;
Bir gölün, bir derenin yanında evi olanları
Her gün bir çift gözün bir dere görebilme ihtimali ne güzel
Hep bu duvarlar yüzünden Nurten
Hep betonlar yüzünden
Korkarım bir gün anten çıkacak kafamızdan
Eski bir Adapazarı sokağında oturduğumu biliyorsun
Mesela benim evimin dibinde üç vardiya çalışan
Kurumsal bir şirketin ne işi var Nurten…
Ya sokağımın ruhu?
Ayaklarımın çimenleri görebilme ihtimali?
Hep bu duvarlar yüzünden Nurten
Hep betonlar yüzünden.

Firdevs Altındaş.
radyo proğramından.

04 06 2014