2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
4454
Okunma
öğleden sonrası için,
bir cuma gününe randevulaşıyoruz.
ondan önce başka bir buluşmada olduğumu bileceğinden
beni avluda bekleyeceğini söylüyorsun.
sana gelirken , sağa ve sola bakıp
iki selam veriyorum ; -aleyküm selam .
seni görüyorum , uzaktan, -unuttuğum gözlükleri,
hatırlayıp biraz bulanık .
seni görünce içimde ki kuşlara yem atıyor birileri…
etraf kanat sesi, etraf gökyüzü .
yüz tutulmuş bir çaycıya oturup
iki çay istiyoruz ; biri demli – biri açık .
açıp gözlerimi seni bir kez daha görüyorum – unuttuğum insanları
hatırlayıp , çok daha umursamaz.
seni görünce içimden iki vapur kalkıyor,
önceleri
çıkardığı ses biraz itici , sonrası
bütün sesler sen, bütün sesler saçlarından .
saçların ki hiç susmuyorlar , nasıl bakmış
ona öyle ki taraklar .
hiç susmuyorlar, uçuşuk.
bir gülüşün var, gerek yok çayda şekere
bir gülüş ki bütün doktolar önerebilir,
öyle renkli ki izleyebilir bütün çocuklar
ve her defasında aşık olabilirim ben .
bir kez daha aşık olup,gözlerine bakıyorum, gözlerin
bütün gözleri söndürüyor sanki,
nasıl güneş , yıldızları söndürüyorsa.
öyle gündüz etraf.
sonrası ikindi.
işte o gün anladık ki
zamanın mutluluğa beslediği şey
büyük bir kindi.
ama ne gündü ?
erhan karaman
5.0
100% (2)