An olur koşarız sevgiliye rüzgar gibi eserek
An olur üzülürüz sevgili ile bir anlığına küserek
An olur gönülden gönüle akarız nehir gibi berrak
An olur kuruyan pınar gibi oluruz kurak
An olur zamanın içinde kayboluruz sevişerek
An olur kayboluruz bulamayız birbirimizi aşırı severek
An olur leyla mecnun oluruz çöllerde ararız birbirimizi kaybolan zamanda
An olur yusuf gibi kurtuluruz kuyuda hükümdar oluruz beklenmedik bir anda
An olur bir çığlık kayboluşunda aşkın çilesini çekeriz gülümseyerek
An olur buluşuruz aşkın vadisinde bir anlığına hasretin yolunda acılarla alay ederek
An olur bekleriz sonsuz kavuşmanın köprüsü ölümün mezarında özleyerek
An olur gireriz gülümsemenin parıltısı ile felç olmuş gönüllere sevgi tohumları ekerek
An olur bir kadın figürinde raks ederiz gölgelerin karanlığında sızlayan gönlülerin yanında gülümseyerek
An olur kayboluruz aşkın içinde asırlarca bulunmamanın huzursuzluğunda
An olur keyifli bir yolculuğa çıkarız huzurun atmosferinde sevenlerin gönlünde
An olur günlerce bakışırız bakışlarımızla sevişiriz aşkın vadisinde sessizce
An olur ulaşırız rahmana gönüllerden edilen dua gibi meleklerin kanadında
An olur şeytanı yolundan yakalarız sevgi ile sarmak için temenninin ummanında
An olur secdede rahmana teslim oluruz teslimiyetle iman etmenin cennet vadisinde
An olur yağmur damlaları gibi sağanak sağanak yağarız bereketli topraklara aşkın dokunuşu ile
Biz neyiz diye sorarsanız bildiniz aşkız gönüllerde yaşayan Rahmanın gönlünüze kondurduğu gülüşün cennet vadisi
Mehmet Aluç