0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
637
Okunma
Bir çukur ki düşüyorum;
Dibine ateşler yakılmış,
Bir kadın ki gözlerine;
Gözlerimin görmediği güzellikler atanmış.
Saçlar, dudaklar, ruh,
Gönül ne savaş halinde, nede sulh!
Düşündükçe düşüyorum,
Ne aklım bana mukayyet olabiliyor;
Nede ben ’mukayyetin’ anlamını hatırlayabiliyorum.
Sürünme izleri üzerimde bitiyor,
Bütün aşk suçlarıyla örtüşüyorum,
Çöllerde üşüyor; dertleri örtünüyorum.
Susuyorum, hafızam kayıp,
Halen düşüyorum ya, ne derin çukurmuş,
Kendimi iteleyen ben miydim yoksa
Köşelerden,
Ne güzel uçurummuş.