Bir büyük rakı içte kus anlık hırsını
her kadehte bırak hislerinin yarısını
uyuşuk beyinde mi, tutarsın kendi yasını
izbelerde mi ararsın çoluk çocuk duasını

borçludan kaç sığın karanlık meyhaneye
bir kadeh bir kadeh daha iste veresiye
cam kadehte ikramdır zehir iç ölesiye
şuursuz git de hanımını döv öldüresiye

hey tersi dönmüş ahmak gel bu işi bırak
budalalık akıyor yüzünden salkım saçak
ev perişan çocuklar aç yok evde kuru aş
yıllarca kurdu o yuvayı tırnak tırnak
ölsen
senide adam yerine koyarlar yüzsüz ahmak

masa başında sohbet evde karıya höt der
karı sustu sesini de çıkaramaz ne haddine
kadıncağız ne yapsın sanıyor ki bu talihinde
anlamayan bu, söz mü geçer şeytanın eşşeğine

öğürtüsü duyulur beş on sokak ötesinden
mahalleli anlamıştır zaten böğürtüsünden
kadının elinde bir kova soğuk su bekler
bu adet evliliğinin tam onuncu gününden
zavallının başkada neler gelir ki elinden

içi dışı çıkmış arkadan ağızdan önünden
doğruca yatağa sürüklenir hem de acilen
başını koyar koymaz rezil bir horultu
başlar dünya yıkılsa duyulmaz bir uyku

sabah öksürükle kalkar aile baba uyandı
yak sigarayı tüttür yürüyerek işin yolunu
akşama bulamazsın gene evin yolunu
adam sanır seni gören boyunu posunu
yürü beygirim yürü.