3
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
2393
Okunma
ay ve deniz gizlice öpüşürdü
mehtap sıyırırdı hüzün entarisini
ben ise gitarımla söyleşirdim
masumiyetin saçlarıma dökülürdü yıldız yıldız
mavi yürekli genç bir adam özgürlüğün türküsünü söyler
denize köpük bırakır gözyaşları
kuru bin çiçek ömrünü öper düşlerin
ve sarı bukleli genç bir kız gülümser
mavi yürekli genç adam dize gelir
son postaya verilen veda mektubu acıtır geçmişin yüreğini
yangın yerine döner anıların kırgın yürek izleri
sarı bukleli lalezar köşede beş taş oynar
çocukluk dolu eteklerini savurur
babamın köstekli zaman kumbarasına bir tutam düş attım
çocukluğumun masumiyetini biriktirdi düşlerim
mavi yürekli genç adamlar gülümsedi
özgürlük şarkıları dile geldi
ve sarı bukleli genç kızlar saçlarına sakladı tüm hayallerini
kahve kokusuna bulandı tüm şiirlerim
yarım kalan her şiirin sonuna sen sindin
ellerimde kuruyan mürekkep izlerinin kiri
ve yarım kalan her şiire martı öpücüğü kondurdum
suskun bir ömrün şiirle dansını izleyecek ayışığı bu gece
son tangoyu mavi yürekli genç
ve sarı bukleli sevda oynayacak
sevda kokusuna karışacak kahve kokusu
o son yudumda kırk yıl hatrı kalacak
düşlerimdeki istanbul simit kokuyor
zamanın demini yudumlarken anılar
martılara düş ufalar anılardaki ben
ve sen burnumda tütüyorsun simit kokulu istanbul
mahmudiye düzkaya
5.0
100% (9)