Evirsek çevirsek dünyayı
Arada bir devirsek
Evrilsek, devrilsek
Yalpalaya yalpalya
İtişe kakışa güle oynaya
Yürüsek
Kenarlarında çiçekler açan
Renkli kaldırımlarda
Yuvarlansak korkmadan
Taşsız bayırlarda...

Bankalar yerine
Panayırlar olsa
Sokak başlarında
Dünyanın dönüşüne inat
Biz tersine dönsek
Atlıkarıncanın moledilerinde
Zamanı gıdıklasa kahkahalarımız
Hınzırca gülebilsek yine...

Yaşamak denen şeyin
Mutluluk
Aslında tek zenginliğin
Huzur olduğunun
Geç olmadan farkına varabilsek
İnsanlık tarihinde savaşlar değil
Haksızlıklar,acılar,açgözlülük değil
İnsan olabilme sanatının
Onurun,paylaşımın ve iyiliğin
Hükümdarlığı olsa...

Eve varmak için
Renkli balonlara tutunup
Rüzgarlarda uçabilsek
Ve
Şeker yağsa ara sıra
Yağmur yerine
Şakacı gökyüzünden...

Açlık,yokluk olmasa
Evsiz barksız kalmasa
Cinsiyetsiz beyinlerin
Gözüyle bakabilsek
Birbirimize
Sınıfsız insanlık
Eşit paylaşım olsa...

Doğa’ya kıymet versek
Mal mülk yerine
Tüm canlıların ve
Renklerin değerini bilsek
Sessiz kalıp
Gri’ye dönmeden önce...

Ceplerimizden para yerine
Renkli misketler çıksa camdan
Gazoz kapaklarına çamur doldurup
Oynasak yine
Eğitsek,eğitilsek durmadan
Hiç bir şey bilmiyormuş gibi
Bilmek için çalışsak
Zaman arsızca vurmadan
Çikolata ağaçta yetişse
Tüm çocuklar dilediğince yese
Bakkaldan aldığım yoğurdu
Oyun oynarken döktüm diye
Kızmasa babam, gülse
Kardeşimin elinden tutsam yine
Annem hep genç kalsa
Ben çocuk
Olur mu Dünya?..

Esra TÜRKER - EN BAŞTAN BAŞLAMAK - İkibinondört











Olur mu dünya?...

Esra