Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
hasan cemal erol
hasan cemal erol

Geleceğim Sana

Yorum

Geleceğim Sana

11

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1763

Okunma

Geleceğim Sana


Bütün geçmiş zamanları eritince, geleceğim sana
Elimde mistik bir fermanın ebedi emriyle
Sana meftun bir küheylanın atlayıp üstüne
Bütün yıldızları gökten sökünce, geleceğim sana
Kardelenler menekşeler güle boyun eğerken
En sadık müritler celladın elinde can verince
Tanyerinde bir mehdi erguvana sitem ederken
Mağrur hünkar meczup kölenin önünde eğilince
İbrahim Nemrudu affedince, geleceğim sana

Vuslat hasretin uykusunu kaçırınca, geleceğim sana
Denize akan coşkun ırmaklar gibi ebede yol alıp
Gecenin kulağına hüzzam bir şarkı fısıldayıp
Bütün figanımı koyunca ardıma, geleceğim sana
Bir gece en mülteci hayallerimi kuşanıp
Sitemkar aşıkları kalbimin darağacına asınca
Zifiri gecede balçıklı Babil yollarını aşıp
Eskimiş hurafeleri kocamış falcıya bırakınca
Hatıraları acemi sahafa satınca, geleceğim sana

Günahkar mabedin kubbesini yıkınca, geleceğim sana
Sonsuzluğa demir alan mavi yelkenli gemiye atlayıp
Özgürlüğümü kürek mahkumlarına emanet bırakıp
Bütün eşkıyaları zindana atınca, geleceğim sana
Simyacılar ölümsüzlüğün dehlizinde çürürken
Haramiler Zümrüdü Ankaya mihman olunca
Kızgın dalgalar kumsala med ceziri bırakırken
Tövbekar Nil masum Kevserin girdabında boğulunca
İsrafil sur borusunu çalınca, geleceğim sana

Bütün geçmiş zamanları eritince, geleceğim sana
Bütün yıldızları gökten sökünce, geleceğim sana
İbrahim Nemrudu affedince, geleceğim sana
Vuslat hasretin uykusunu kaçırınca, geleceğim sana
Bütün figanımı koyunca ardıma, geleceğim sana
Hatıraları acemi sahafa satınca, geleceğim sana
Günahkar mabedin kubbesini yıkınca, geleceğim sana
Bütün eşkıyaları zindana atınca, geleceğim sana
İsrafil sur borusunu çalınca, geleceğim sana

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Geleceğim sana Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Geleceğim sana şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Geleceğim Sana şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
gm
gm, @gm
30.1.2008 17:04:32
geleceğim sanaları çok kullanmanız şiiri okurken sıkılmama sebep oldu açıkçası. çok güzel bir şiir,ama başlığa fazla odaklanıp sık kullanım,şiirin hoşluğunu biraz götürmüş gibi.
tebrikler,kaleminiz daim olsun
ALMILA KARGÜLÜ
ALMILA KARGÜLÜ, @almila-kargulu2
23.1.2008 17:24:57
Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman

Dilimde sabah keyfiyle yeni bir umut türküsü
Kar yağmış dağlara, bozulmamış ütüsü
Rahvan atlar gibi ırgalanan gökyüzü
Gözlerimi kamaştırsa da geleceğim sana
Şimdilik bağlayıcı bir takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Ay, şafağa yakın bir mum gibi erimeden
Dağlar çivilendikleri yerde çürümeden
Bebekler hayta hayta yürümeden
Geleceğim diyorum, geleceğim sana
Ne olur kesin bir takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Beklesen de olur, beklemesen de
Ben bir gök kuruşum sırmalı kesende
Gecesi uzun süren karlar-buzlar ülkesinde
Hangi ses yürekten çağırırsa beni sana
Geleceğim diyorum, takvim sorma bana
-Ihlamur çiçek açtığı zaman.

Bu şiir böyle doğarken dost elin elimdeydi
Sen bir zümrüd-ü ankaydın, elim tüylerine deydi
Sevda duvarını aştım, sendeki bu tılsım neydi?
Başka bir gezegende de olsan dönüşüm hep sana
Kesin bir gün belirtemem, n`olur takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Eski dikişler sökülür de kanama başlarsa yeniden
Yaralarıma en acı tütünleri basacağım ben
Yeter ki bir çağır beni çiçeklendiğin yerden
Gemileri yaksalar da geleceğim sana
On iki ayın birisinde, kesin takvim sorma bana
-Ihlamur çiçek açtığı zaman.

Bak işte, notalar karıştı, ezgiler muhalif
Hava kurşun gibi ağır, yağmursa arsız
Ey benim alfabemdeki kadîm Elif
Ne güzellik, ne de tat var baharsız
Güzellikleri yaşamak için geleceğim sana
Geleceğim diyorum, biraz mühlet tanı bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

Ihlamurlar çiçek açtığı zaman
Ben güneş gibi gireceğim her dar kapıdan
Kimseye uğramam ben sana uğramadan
Kavlime sâdıkım, sâdıkım sana
Takvim sorup hudut çizdirme bana
Ben sana çiçeklerle geleceğim
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.

eseriniz bana YUKARIDAKİ ÜNLÜ ŞİİRİ anımsattı
tarzınız da NURULLAH GENÇ'i

ÖZELLİKLE SON KISIMDAKİ TEKRARLAR YAĞMUR ŞİİRİ İLE TARZ OLARAK AYNI

YAĞMUR
YAĞMUR

Vareden'in adıyla insanlığa inen Nur
Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından
Toprağı kirlerinden arındırır bir yağmur
Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından
Rahmet vadilerinden boşanır ab-ı hayat
En müstesna doğuşa hamiledir kainat

Yıllardır boz bulanık suları yudumladım
Bir pelikan hüznüyle yürüdüm kumsalları
Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım

Hasretin alev alev içime bir an düştü
Değişti hayal köşküm, gözümde viran düştü
Sonsuzluk çiçeklerle donandı yüreğimde
Yağmalanmış ruhuma yeni bir devran düştü

İhtiyar cübbesinden kan süzülür Nebi'nin
Gökyüzü dalgalanır ipekten kanatlarla
Mehtabını düşlerken o mühür sahibinin
Sarsılır Ebu Kubeys kovulmuş feryatlarla
Evlerin anasına dikilir yeşil bayrak
Yeryüzü avaredir, yapayalnız ve kurak

Zaman, ayaklarımda tükendi adım adım
Heyula, bir ağ gibi ördü rüyalarımı
Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım

Yağmur, gülşenimize sensiz, baldıran düştü
Düşmanlık içimizde; dostluklar yaban düştü
Yenilgi, ilmek ilmek düğümlendi tarihe
Her sayfada talihsiz binlerce kurban düştü

Bir güzide mektuptur, çağların ötesinden
Ulaşır intizarın yaldızlı sabahına
Yayılır o en büyük muştu, pazartesinden
Beyazlık dokunmuştur gecenin siyahına
Susuzluktan dudağı çatlayan gönüllerin
Sükutu yar, sevinci dualar kadar derin

Çaresiz bir takvimden yalnızlığa gün saydım
Bir cezir yaşadım ki, yaşanmamış mazide
Dokunduğun küçük bir nakış da ben olsaydım

Sensiz kaldırımlara nice güzel can düştü
Yarılan göğsümüzden umutlar bican düştü
Yağmur, kaybettik bütün hazinesini ceddin
En son, avucumuzdan inci ve mercan düştü

Melekler sağnak sağnak gülümser maveradan
Gümüş ibrik taşıyan zümrüt gagalı kuşlar
Mutluluk nağmeleri işitirler Hıra'dan
Bir devrim korkusuyla halkalanır yokuşlar
Bir bebeğin secdeye uzanırken elleri
Paramparça, ateşler şahının hayalleri

Keşke bir gölge kadar yakınında dursaydım
O mücella çehreni izleseydim ebedi
Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım

Sarardı yeşil yaprak; dal koptu; fidan düştü
Baykuşa çifte yalı; bülbüle zindan düştü
Katil sinekler deldi hicabın perdesini
İstiklal boşluğuna arılar nadan düştü

Dolaşan ben olsaydım Save'nin damarında
Tablosunu yapardım yıkılan her kulenin
Ebedi aşka giden esrarlı yollarında
Senden bir kıvılcımın, süreyya bir şulenin
Tarasaydım bengisu fışkıran kakülünü
On asırlık ocağın savururdum külünü

Bazen kendine aşık deli bir fırtınaydım
Fırtınalar önünde bazen bir kuru yaprak
Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım

Sensizlik depremiyle hancı düştü; han düştü
Mazluma sürgün evi; zalime cihan düştü
Sana meftun ve hayran, sana ram olanlara
Bir bela tünelinde ağır imtihan düştü

Badiye yaylasında koklasaydım izini
Kefenimi biçseydi Ebva'da esen rüzgar
Seninle yıkasaydım acılar dehlizini
Ne kaderi suçlamak kalırdı, ne intihar
Üstüne pırıl pırıl damladığın bir kaya
Bir hurma çekirdeği tercihimdir dünyaya

Suskunluğa dönüştü sokaklarda feryadım
Tereddüt oymak oymak kemirdi gururumu
Bahira'dan süzülen bir yaş da ben olsaydım

Haritanın en beyaz noktasına kan düştü
Kırıldı adaletin kılıcı; kalkan düştü
Mahkumlar yargılıyor; hakimler mahkum şimdi
Hakların temeline sanki bir volkan düştü

Firakınla kavrulur çölde kum taneleri
Ahuların içinde sevdan akkor gibidir
Erdemin, bereketin doldurur haneleri
Sensiz hayat toprağın sırtında ur gibidir
Şemsiyesi altında yürürsün bulutların
Sensiz, yükü zehirdir en güzel imbatların

Devlerin esrarını aynalara sorsaydım
Çözülürdü zihnimde buzlanmış düşünceler
Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım

Sensiz, tutunduğumuz dallardan yılan düştü
İlkin karardı yollar, sonra heyelan düştü
Güvenilen dağlara kar yağdı birer birer
Sensizlik diyarından püsküllü yalan düştü

Yağmur, duysam içimin göklerinden sesini
Yağarsın; taşlar bile yemyeşil filizlenir
Yıldırımlar parçalar çirkefin gölgesini
Sel gider ve zulmetin çöplüğü temizlenir
Yağmur, bir gün kurtulup çağın kundaklarından
Alsam, ölümsüzlüğü billur dudaklarından

Madeni arzuların ardında seyre daldım
Küflü bir manzaranın çürüyen güllerini
Senin için görülen bir düş de ben olsaydım

Şehirler kabus dolu; köylere duman düştü
Tersine döndü her şey sanki; asuman düştü
Kırık bir kayık kaldı elimizde, hayali

Hazindir ki, dertleri aşmaya umman düştü
Ayrılığın bağrımda büyüyen bir yaradır
Seni hissetmeyen kalp, kapısız zindan olur
Sensiz doğrular eğri, beyaz bile karadır
Sesini duymayanlar girdabında boğulur
Ana rahminde ölür sensizlikten bir cenin
Şaşkınlığa açılır gözleri, görmeyenin

Saatlerin ardında hep kendimi aradım
Bir melal zincirine takıldı parmaklarım
Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım

Sensiz, ufuklarıma yalancı bir tan düştü
Sensiz, kıtalar boyu uzayan vatan düştü
Bir kölelik ruhuna mahkum olunca gönül
Yüzyıllardır dorukta bekleyen sultan düştü

Ay gibisin; güneşler parlıyor gözlerinde
Senin tutkunla mecnun geziyor güneş ve ay
Her damla bir yıldızı süslüyor göklerinde
Sümeyra'yı arıyor her damlada bir saray
Tohumlar ve iklimler senindir; mevsim senin
Mekanın fırçasında solmayan resim senin

Yağmur, bir gün elimi ellerinde bulsaydım
Güzellik şahikası gülümserdi yüzüme
Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım

Tavanı çöktü aşkın; duvarlar üryan düştü
Toplumun gündemine koyu bir isyan düştü
İniltiler geliyor doğudan ve batıdan
Sensizlikten bozulan dengeye ziyan düştü

Islaklığı sanadır ahımın, efganımın
İçimde hicranınla tutuşuyor nağmeler
Sendendir eskimeyen cevheri efkarımın
Nazarın ok misali karanlıkları deler
Bu değirmen seninle dönüyor; ahenk senin
Renkleri birbirinden ayıran mihenk senin

Bir hüzün ülkesine gömülüp kaldı adım
Kapanıyor yüzüme aralanan kapılar
Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım

Yağmur, sayrılığıma seninle derman düştü
Beynimin merkezine ölümsüz ferman düştü
Silindi hayalimden bütün efsunu ömrün
Bir dönüm noktasında aklıma Rahman düştü

Nefesinle yeniden çizilecek desenler
Çehreler yepyeni bir değişim geçirecek
Aydınlığa nurunla kavuşacak mahzenler
Anneler çocuklara hep seni içirecek
Yağmur, seninle biter susuzluğu evrenin
Sana mü'mindir sema; sana muhtaçtır zemin

Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım
Batılı yıkmak için kuşandığın kılıcın
Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım

Kardeşler arasına heyhat, su-i zan düştü
Zedelendi sağduyu; körleşen iz'an düştü
Şarkısıyla yaşadık yıllar yılı baharın
İnsanlık bahçemize sensizlik hazan düştü

Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım
Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım
Dokunduğun küçük bir nakış da ben olsaydım
Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım
Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım
Bahira'dan süzülen bir yaş da ben olsaydım
Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım
Senin için görülen bir düş de ben olsaydım
Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım
Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım
Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım
Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım
Batılı yıkmak için kuşandığın kılıcın
Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım

Bence HEM KONUDA HEM DE TEKNİK OLARAK kendi tarzınızı bulmalısınız
daha özgün olmalısınız

saygımla
Gurbet Melegi
Gurbet Melegi, @gurbetmelegi
22.1.2008 15:44:26
Bütün geçmiş zamanları eritince, geleceğim sana
Bütün yıldızları gökten sökünce, geleceğim sana
İbrahim Nemrudu affedince, geleceğim sana
Vuslat hasretin uykusunu kaçırınca, geleceğim sana
Bütün figanımı koyunca ardıma, geleceğim sana
Hatıraları acemi sahafa satınca, geleceğim sana
Günahkar mabedin kubbesini yıkınca, geleceğim sana
Bütün eşkıyaları zindana atınca, geleceğim sana
İsrafil sur borusunu çalınca, geleceğim sana

ÇOK GÜZEL VE GÜÇLÜ İFADELER KUTLUYORUM
GURBET MELEĞİ
gülbin55
gülbin55, @gulbin55
21.1.2008 21:37:09
Çok güzel ve anlamlı dizeler. Beğeni ile okudum. Kutlarım. Saygılarla...
KAR_DELEN
KAR_DELEN, @kar-delen
21.1.2008 15:16:56
USTAM ELLERİNİZDEN ÖPERİM.ÇOK GÜZEL BİR ŞİİR..
Di
DilrubaNurayErenler, @dilrubanurayerenler
21.1.2008 14:43:00
"Bütün geçmiş zamanları eritince,geleceğim sana
.............................................................
"Bütün yıldızları gökten sökünce geleceğim sana
..............................................................
"Günahkar mabedin kubbesi yıkılınca geleceğim sana
..............................................................
"Hatıraları acemi bir sahafa satınca geleceğim sana
..............................................................
"İsrafil sur borusunu çalınca ,geleceğim sana......
...............................................................
Tin aşkı gözeten(tasavvuf eğilimli)bir şiir olarak algıladım şiirinizi mistik duygular dökülmüş dizelere farklı ,içten derin bir yansıtma...kutlarım. SAYGILAR.
Canan Onuş
Canan Onuş, @ceynan
20.1.2008 21:45:29
Bütün eşkıyaları zindana atınca, geleceğim sana
İsrafil sur borusunu çalınca, geleceğim sana

Güzeldi derindi kutlarım yazan kalemi.
Saygılarımla...
ELİF PEKEDİS
ELİF PEKEDİS, @elifpekedis
19.1.2008 18:38:08
Tebrik ediyorum duygulu bir anlatımdı.Şiirleriniz daim olsun...
so
sosf, @sosf
16.1.2008 15:41:31
İbrahim Nemrudu affedince geleceğim sana...
başarılarının devamını diliyorum
aynur soysal kumcu
aynur soysal kumcu, @aynursoysalkumcu
15.1.2008 23:03:00
tebrıkler hasan bey...
Zekeriya EFİLOĞLU
Zekeriya EFİLOĞLU, @zekeriyaefiloglu
15.1.2008 15:59:57
Günahkar mabedin kubbesini yıkınca, geleceğim sana
Sonsuzluğa demir alan mavi yelkenli gemiye atlayıp
Özgürlüğümü kürek mahkumlarına emanet bırakıp
Bütün eşkıyaları zindana atınca, geleceğim sana
Simyacılar ölümsüzlüğün dehlizinde çürürken
Haramiler Zümrüdü Ankaya mihman olunca
Kızgın dalgalar kumsala med ceziri bırakırken
Tövbekar Nil masum Kevserin girdabında boğulunca
İsrafil sur borusunu çalınca, geleceğim sana


HARİKA OLMUŞ

KUTLARIM
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL