2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1157
Okunma

Ay ve Güneş iki büyük âşıklarmış
Yıldızların kıskandığı bir Ay ve bulutların kıskandığı bir Güneş
Birbirlerine tek bir gönül ile bağlılarmış
Yıldızlara, bulutlara inat bir aşk
Çetin bir yola girmişler de haberleri yok
Bilirler imkansız bir aşk lakin
Söz dinletemeyecekleri bir gönül ile bağlanmışlar
Öyle duydum…
Peki, bu ayrılığın fedakarlığı kimin içindi?
Gece ile gündüzün varlığına mıydı? Yoksa
Gece ile gündüzü görmek isteyen insanların varlığına mı?
Bilinmez…
Bencil olmayan bir sevda ne temiz ve ne yamandır
Ayrılıkları sevgilerini güçlendirmiştir
Belki birkaç saniyelik bakışma onlara yetecek lakin
Dünyaya doğan Güneş, ayrılan Aya bakmadı eğdi boynunu mahzun
Biliyordu bakışlar ıstırabı güçlendirecek
Biliyordu bir araya gelemeyecek iki gönül
Bulutlar ağladı bu sevdaya
Gözyaşları aktı sevdalıların dünyasına
Yıldızlar aydınlatamadı kararmış dünyalarını
Gökyüzü karardı, kararmış sinelerle
Yağmurlar savruldu damla damla
Yağmuru gören sevdalılar da dayanamayıp yağmurlarını saldı
Şemsiyesini almadan ıslananlarla doldu taştı yeryüzü
Nasıl saygı duyulmasın bu aşka?
Sevdalılar belki bu yüzden sevgiyle dolup taştı
Kalemler susmadı, şiirler sevdaları yansıttı
Sözcükler kuruldu aşkı anlatan
Kalbe sığmayan duygular şiire aktı
Güneş ve Ay’ın tek tesellisi belki de buydu
Bir sevda, sevdalıları doğurdu…
Muhammed İşler
5.0
100% (4)