1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
867
Okunma
dağ deyip
hafife alma adamım
yüreğine oturur pusu adamın
dik
ve mağrur bir selvi gibi
çöreklenir hasreti gözlerine
usançsız
bir o kadar da başına buyruk
yalman kayalıklarda deniz delisi
bir rüzgar olur kolları
hırçın dalgalarla sarmalar
alırken koynuna seni
dağ deyip geçme adamım
karlara kahırlı
kardelenler kesti önümü
kekik kokulu yollarından geçtim
dökülüverdi ellerime gece
yüzüme ayın şavkını sürdüm
gönlümü kırma adamım
dağ dediğin hasret
dağ dediğin umut
doruklarında
özlem özlem tüterim
bir o yandan
bir bu yandan
ateş olur yanarım
üflese savrulur külüm
velhasıl
dağ dediğim
kutsal bir sevdadır
karşımda
boşuna büyüklenme adamım
5.0
100% (3)