3
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1378
Okunma

Orada mutlu yuvam var.
Küçücük evim taş duvarlı, ahşap kocaman teraslı
Köşede bir salıncağım var gün batımını uğurlarım
Bir masam var; yıldızlarla kadeh tokuşturup gecenin gizemine şiirler yazdığım
Terasın diğer köşesinde, o sedirde sana sarılmayı severim en çok
Saçlarımı okşarsken uykuya dalışımı bir de...
Sonra kış gecelerini severim, şömineyi hep sen yakarsın...
Odunların çıtırtısında şarkılar mırıldanırım
Mesela sana kestane pişiririm…
Elimi yakarım, elimi yakmayı severim en çok
Sarılırsın sorarsın ya ’ iyi misin, canın yanıyor mu’
Öyle severim ki elimi yakmayı
Zuladan çıkar bir şişe mahlep
Sakarım ya şarap kadehlerini kırarım
Yine sorarsın ’iyi misin, canın yanıyor mu’
Ahhh öyle severim ki kadehleri kırmayı
Rakı bardağında şarap içer gülümseriz
Kimse bilmez bunun keyfini
/Nerden bilsinler ki sevgili, kimse bizim kadar sevmedi
Anlayamazlar zehri nasıl şerbet etiğimi...
5.0
100% (5)