kaldırımlar mı beni eziyor
yoksa ben mi ciğerden eziyorum kaldırımı
içsel soğukluğun titremesi altın da
inanın ki isyanlar da üşütüyorsunuz kafayı
göz gözü görmüyor havsalanın tozutmasından
çırpınıp dururken ayaklar

ço…k eskilerdeydi galiba
kara çalı her aşkın arasında bir engelmiş
bulutlar bile onların bu acıklı haline
yağmur olup sicim gibi ağlarmış
onların acısından gökyüzünde ki
şimşekler bile kızgınlıkla parlarmış
Bir aşkta mutlak üç mezar varmış
Orta yerden fırlarmış kara çalı
Şimdi mi
herkes kara çalı olup mezar kazmakla meşgul

yitip gitse bile aşk o çalı onların aralarında kalırmış
ahrette bile onları asla rahat koymazmış
ve ufukta sarih bir kızıllık parlarmış
o onların atisinin vuslatıymış yanışta duran
sonsuz zamanlara dek sürermiş hicranların ömrü
ve de işte böyle olurmuş ancak
içten içe yana yana kavrulmakmış aşk

sonu başı belli olmayan hasretlik hep doğurganmış
özlem çarkının dişleri arasında öğütülürmüş
un ufak kalıncaya dek aşk
uyanıp da aç ellerini
ve dua ile namazmış sadece kaderi bozan
dön de bak gökyüzüne
şimdi bütün melâikeler hey hatların eliyle boğulmuş
ve tüm kainat titrer dururmuş
bir yuva için
bir aşk için
yok olunca üzülürlermiş için için

gelmiş ve gelecek tüm yavrular sana ’bitirme’ diye ağlamaktalar
analık hakkı için
babalık hakkı için
kaldırmayın Aşk’ı rafa Allah aşkına
hala nefsin ateist putlarının tesiri altında
mesnetsiz inatlaşmakta mısın şeytanla
sağ omzuna bak
gözleri kan çanağı iki melek seni bekleyip durmakta

kalemini kırmamak için…
ve umut etmekteler senden kurtuluşu hadi de “La ilahe illallah”…






(29.11.2013) AZAP…