0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1283
Okunma

şair sanılırdı hep
lakin evvelce zamandır aşka biat’tı
açık avuçlarda toplanan gözyaşı mürekkebini
satırın koynuna yine aşk diye işlemek
hangi vaktin vadesinde fırsat bulsa
yokluktan alıp mirasçı aradığı
sessizliğinde ki hayalleri yasadığı
can yuvası satır başı sokağındaydı
nice gün doğumunda orada
nice gecenin nefesinde orada hırpaladı
sokağında ki karanlıkta kaybolmaktan
aydınlık kelamı tekerrür kurbanı sayıldı
bazen çıkmaya dahi korkardı
takvimi sokağından kovar
günlerin cereyan eden hallerinden uzak
sokağında ki bir eve günlerini harcardı
terk ettiği vakitler deyse
ellerinde sukut çiçekleri
mutlu kalınmayan muhabbetlere uzatır
ardından şehri İstanbul’a bakınırdı
lambaların silik olarak yankılanan ışıltısıydı
beklentilerinde beslediği umudun adı
saklı bir perdeydi halinin gizemcisi
bu yüzden garipti, üstünde ki sadelikten bakışı da aradığı manaya
onun için maskeydi şairlik
aynaları yanıltan gizemini koruyan
onun için çareydi suskunluk
doğruları saklayıp yoldan koparmayan
bulmak için ararken
arayışın tabiatıydı cezbeden
belki bu yüzden hep ararım derdi
kim bilir ki zaten bulmanın aramak olduğunu öğrendiğini
5.0
100% (3)