(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
1960 ihtilâlinden sonraki öğretim yılında okula başlayan ama okuma yazmayı daha dört-beş yaşlarında öğrenmiş biri olduğum, ihtilâl haberlerini gazetelerden okuyarak büyüdüğüm için yazdıklarınızı okurken şöyle bir gerilere gittim. Aklımın erdiğinden beri yaşadığım olayları ve gördüğüm siyasî tabloyu gözümün önünden film şeridi gibi geçiren bir şiirdi. Kısacası, kendimin ve milletimin kısa tarihçesiydi. Teşekkürler Sami Hocam. Sıhhatiniz daim ola.
hocam çok teşekkür ederim bu güzel açıklamanız için anlaşılan herkesin doğrusu kendine özel gibi bir durum çıkıyor ortaya benim anladığım bu umarım daha iyisinizdir o malum kazadan sonra saygılarımla selamlar
Rahmetli babam derdi ki : '' Her söylediğin doğru olsun ama her doğruyu her yerde söyleme''
Farz edelim kahvedesin, dalmış millet harıl harıl bir oyuna. O ğin: anda ezan okunuyor ve sen millete '' Arkadaşlar namaz vakti, haydi kalkın bakalım. Camiye gidelim'' Dersen dediğin aslında çok doğru bir şeydir ama noolur? Kovulursun oradan. Yani hep doğruyu de ama her yerde ille de konuşmak zorunda değilsin. İşte bu sebepten denmiştir doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar diye. Çünkü doğru rahatsız eder insanları.
Örneğin: Öfkeden gözü dönmüş bie elinde bıçak, karısını kovalayan bir adamın önüne geçip '' Yaptığın yanlış, çok büyük günah '' Dersen doğruyu söylemiş olursun ama bir bıçak da sana sallar adam. Dokuz köyü bırak dünyadan bile kovulur da başka bir dünyaya kovulmuş olursun)))))))))))))))))))))) Olayın özü bu.
hocam çok teşekkür ederim bu güzel açıklamanız için anlaşılan herkesin doğrusu kendine özel gibi bir durum çıkıyor ortaya benim anladığım bu umarım daha iyisinizdir o malum kazadan sonra saygılarımla selamlar
Rahmetli babam derdi ki : '' Her söylediğin doğru olsun ama her doğruyu her yerde söyleme''
Farz edelim kahvedesin, dalmış millet harıl harıl bir oyuna. O ğin: anda ezan okunuyor ve sen millete '' Arkadaşlar namaz vakti, haydi kalkın bakalım. Camiye gidelim'' Dersen dediğin aslında çok doğru bir şeydir ama noolur? Kovulursun oradan. Yani hep doğruyu de ama her yerde ille de konuşmak zorunda değilsin. İşte bu sebepten denmiştir doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar diye. Çünkü doğru rahatsız eder insanları.
Örneğin: Öfkeden gözü dönmüş bie elinde bıçak, karısını kovalayan bir adamın önüne geçip '' Yaptığın yanlış, çok büyük günah '' Dersen doğruyu söylemiş olursun ama bir bıçak da sana sallar adam. Dokuz köyü bırak dünyadan bile kovulur da başka bir dünyaya kovulmuş olursun)))))))))))))))))))))) Olayın özü bu.
இܓRahman ve Rahim olan ALLAH’ın adıyla… இܓHamdolsun ALLAH(c.c.) bize yardım ediyor…her zaman yardım etti ben bunu zaman zaman görmekten mahrum kaldım… ama şimdi yanımda olduğunu daha iyi idrak edebiliyorum… இܓ
… இܓ Siz şair-yazarsınız aynı zamanda bir (insan ,erkek) adam ,bir baba ve bir öğretmensiniz… Ben de OKUyucu ve yazılanları yorumlamaya çalışan birisiyim Edebiyet Defterin'de herkes gibi hayat boyu bir öğrenci…ve bir kadın, anne...Edebiyat yapma bütünlüğü ya da Müslüman’ın Müslüman’a yardımcı olması da diyebiliriz…
siz ustalar hayata dair bir takım şiirler yazılar yazıyorsunuz … sizler sonuçlara değiniyorsunuz yazdıklarınızla ,bizler de sonuçları doğuran sebeplere değinmeye çalışıyoruz yorumlarla , …arada sizlerin lisanınızı da kullanarak… malum sizler kadar usta olamadığımız için hatalarımız çokk olabiliyor…aynı lisanı kullanmış olsaydık anlaşabilmemiz çokk kolay olurdu…ve HAKlara da girilmez di…
yine de haklara girmemek adına niyetimizi Yüce Rabbim daha iyi etsin İnşâALLAH…
Sizin kafanıza takılan benim de yorumuma takılan yerleri ben bir kez daha bu şiir vesilesiyle anlatmaya çalışacağım…nefsimden uzaklaşarak…yorum babında saygıyla...
Kertenkele sizin yazdığınız şiirin son mısralarında geçiyordu… ve annenizin sevimlilik içeren benzetmesi…ben ilk defa mancalak gözü sizde duydum genelde ceylan gözlüm çok duyulur, eşek gözü de en güzel gözler arasında olduğu söylenir ,hatta Murat KEKİLLİ 'nin bir şarkısını bile vardı yanlış hatırlamıyorsam…hepsi de ALLAH’ın yarattığı sanat eserleri…kimsenin bunları eleştirme gibi bir hakkı olamaz ve benzetilmesi de gayet doğal…fakat karakterler konusunda da yine benzetmeler yapılır…buda insanla hayvan arasındaki farkı açıkça gösterir… hayvanlar hayvan olarak belli bir görevde yaratılmışlar, aynı şekilde insanlarda insan olarak belli bir görevde yaratılmışlar…buraya kadar her şey doğal…asıl mesele insan yaratılanların zamanla hayvanlara özenmesi ve insanlıktan çıkmaları…insanlar nefsin esareti altına girip şeytana hizmet ettiği zaman hayvan aşağısı bir yaratık oluyor, nefse hükmettiği zaman meleklerin üzerinde insan olmanın erdemine varıyor…ve Hz. Adem’den bugüne kadar geçen zamanda hep bunlar değişik şekillerde anlatıla gelmiş alimler tarafından… böyle düşündüğüm zaman sizin annenizin benzetmesi yaratılana karşı sevgi, yaratıcıya saygı olarak görünüyor görüşümle… akabinde annenizi teyit eden mısranız
‘’ maskaraya , sürmeye ne gerek var…’’
çokk haklısınız bir insanın hayvana benzemeye çalışması abes olduğu gibi bir erkeğinde kadına benzemeye çalışması çokk abes olur…zaten bu türleri lanetleyen hadislerde var…Mısranız da geçen kelimelerde çok anlam barındırıyor…ne tarafa çekilirse o tarafa gidiyor…yorumlarda bunun sonucu…elbette ki erkeğin kadına benzemesi uygun olmadığı gibi kadının erkeğe benzeme veya benzetilmeye çalışılması da çokk uygun değil… o yüzden erkeklere çokk iş düşüyor…ilk yaratılan ve bilgiyle donanımlı bir adam haline gelen insan gibi…ve Hz. Adem ilk peygamber…Hakk yolda yürümemizi gösteren…ALLAH 'ı(c.c) anlatan…her ne kadar elma meselesi yanlış taraflara çekilip olay- alay haline gelse de…
Peygamber efendimiz de sürme sürermiş…vardır bir hikmeti elbette ki ,
bilinmeyen, hep bilinenlerle anlatılırmış insan oğluna… sürme insanı güzelleştirir ve aynı zamanda da faydalıdır…eğer bunu'' AKIL -MANTIK yoluyla idrak edemiyorsak KALP ve DİN yoluyla teslimiyet göstermemiz en doğrusudur ''diyen alimlerin sözlerine katılıyorum…
İşte bu durumda niyet çok önem arz ediyor kullandığımız kelimeleri ,cümleleri, şiirleri, yazıları yanlış anlamamak adına…!
******************************************************************** Atatürk ilke ve inkılaplarına gelince siz bunları 33 yıl anlattığınızı söylüyorsunuz… ama uygulamada yetersiz kalmışsınız bir erkek olarak … çünkü atanızın şapka kanununa muhalif durumdasınız şapka takmayarak …
bu kanun uygulansın diye o kadar ağaçlar heba edilerek çok ALİMLER asılmıştır, sarıkların dan vazcayıp şapka takmadıkları için…ki o sarığın anlamı da ayrı , sayfalara sığmaz bir konudur ... Hakta hukukta adalet gözetilmesi için ,ölümü her an başlarının üzerinde taşımaları üç metrelik bir kefen beziyle… hülesa…
hemen bir örnek size…
İSKİLİPLİ ATIF HOCA - YouTube ► 2:28► 2:28 www.youtube.com/watch?v=QfUrTykOeJY o Benzer 1 Ara 2010 - Burak Halim Polat tarafından yüklendi Frenk Mukallitliği ve Şapka Risalesi nedeniyle İstiklal Mahkemeleri tarafndan idam edilmiştir... Burak Halim Polat adlı yazarın diğer makaleleri 1.
Mesela atalarına bağlı kadınların hali zaten meydan da…artık bu çizilen resimlerden ne anladığımıza bağlı…,
************************************************************ இܓ Çok şükür ki YÜCE RABBİMİZE başımızda artık asan kesen dikdatörler değil, başları SECDE de olan demokrasiyi ve karınca CUMHURİYETsistemini çalışkanlığı ve birlik beraberliği ile örnek alabilen insanlar var , gerçek hayatta…Yoksa Hafizan ALLAH önceden olduğu gibi bir 12 eylül dönemi yaşatmaya çalışan kafatasçılar , çapulcular ve ayyaş pkk takımının kurbanı olan zavallı insanlarda konuşabilmekten aciz kalırlardı…
Küfür etmediğiniz iyi olmuş, bakın Hak yoldan sapıp küfre girenlere güzel bir hikaye:
இܓ TASMASI KALSIN இܓ
Geçenlerde bir Mesnevi sohbetinde dinledim. Çok etkilendim.
Zülkarneyn'in bir köpeği varmış,çok asil bir hayvanmış, çok güzelmiş, boynunda ise altın, gümüş ve yakuttan bir tasma bulunurmuş. Ta ki onun sultanın köpeği olduğu bilinsin.
Bir gün ormana gitmişler. Köpek ortadan kaybolmuş. Zülkarneyn ile veziri ayrılmışlar köpeği aramışlar. Vezir seslenmiş bir yerden. "Buldum sultanım. Ama siz şimdi onu görmeyin." "Neden?" demiş Zülkarneyn. "Bir leş bulmuş onu yemeye dalmış üstü başı kirlenmiş böyle görmeyin, ben yıkar temizler getiririm"
Yok demiş Zülkarneyn "Bırak kalsın, getirme" "Peki" demiş vezir, "o zaman gidip boynundaki tasmayı alayım malum çok pahalı bir şey sultanım." "Yok", demiş Zülkarneyn, "O da kalsın, belki bir gün kafasını leşten çıkarır, boynundaki tasmayı görür de sarayı, sultanını, kendisine bahş ettiği temiz ve güzel nimetleri, kendisini sevdiğini hatırlar" "Belki bir gün sahibini hatırlar." இܓ
…artık herkes amel ve niyette nasibine düşeni alır ALLAH (c.c) gözetiminde… Tevbe ederek… இܓ இܓ இܓ
Bizi anlatıyor değil mi? இܓ
இܓ Serdar Tuncer - Kisme yok miii :) - YouTube ► 7:18► 7:18 www.youtube.com/watch?v=nNA89ezbsvE o Benzer 14 Nis 2012 - VatanFedaisi53 tarafından yüklendi Serdar Tuncer - Kisme yok miii :). VatanFedaisi53•621 videos. SubscribeSubscribedUnsubscribe 2 ...
இܓ ALLAH insanları nefsin esareti altına girmekten muhafaza buyursun İnşâALLAH…Amin! şiirlerinizde çokk vurgular var bizde bunları kendi lisanımızla açılımlı bir şekilde anlatmaya çalıştık...EDEBİYAT DEFTERİNDE YORUMCU OLARAK...இܓ
இܓALLAH Selâmına Mukabil edenlere saygı ve sevgilerimle… Selâmün Aleyküm இܓ
இܓSabahın bereketi Cümle inananların üzerine olsun …İnşâALLAH… இܓ
ALLAH razı olsun , Selâm’ a en güzel Selâmla karşılık verdiğiniz için…
‘’Aziz kardeşim.’’ இܓ Üstad’ın bu güzel hitabıyla bana seslenmenizden dolayı çokk memnun oldum… siz bana böyle hitap ettiniz ya artık sizi hiç bırakmam ;) Abimi yaratana kurban olim… siye bi hikaye anlatacam… ilerleyen zamanlarda ama Sami bey hocam abim…;)
Kusura bakmayın bütün yazılarınızı ve şiirlerinizi okumadım, dikkat çeken başlıklara şöyle bir göz atıyorum… Şalcı bacı olayı gerçekten dehşet verici çok öncesin de bu konuyla alakalı bir yazı okumuştum…sizin yazınızı da siz söyledikten sonra okumaya çalıştım… klasik tarih…doğru olup olmadığı yine kesin değil…bunlar yaşanmış olmuş bitmiş olaylar…kim kimi katl etti bilinemiyor…ateş olmayan yerden de duman çıkmıyor, kırıkta da var çıkıkta da var…mesele bunlar değil…mesele onlardan ders alıp odunumun parası diye tutturmamak; insanca yaşayabilmek , zaman kaybetmeden, haksızlık etmeden, hak yoldan sapmadan… putlara tapmadan, çapulculuk yapmadan… ayyaş olmadan…
இܓTevafuk eseri Edebiyat Defterin’ de görüştük sizinle…her ne kadar bazı görüşlerinizi, bazı şiirlerinizi, bazı yazılarınızı, bazı üslubunuzu tasvip etmesem de zaman zaman hepimiz yapıyoruz bunları…kimisi nefsi için yapar, kimisi de bir amaç için… bu konuda gayret ve çabanızı takdir ediyorum…öğretmen olmak çokk zor …bakın bana bile tahammül gösterdiniz…sizin bu özelliğiniz İnsancıl… ve tabiî ki de benim gibi günahkarda olsanız hakikatı inkar etmiyorsunuz ve Hz. MUHAMMED MUSTAFA Peygamber efendimizin (S.A.V) sünnetini ve ALLAH (C.C) farzlarından olan Selâm alıp -vermeyi yapabiliyorsunuz…Çokk şükür yapabiliyoruz…bel ki de sayfanızdan ayrılamamın sebeplerinden bir tanesi bu olduğu gibi nefsimi terbiye etmede de yazdıklarınızdan yararlanabiliyorum…ve görmüş olduğum dersleri tekrar etme şansım oluyor…Bu konuda sorun yok… இܓ
Yaptığı yorum gerçekten çok anlamlı ve haklı… takdir ettim bu öğrencinizi ve kardeşimizi… çünkü bu olaylar halâ yaşanıyor değişik şekillerde…burada bile…neyse diyelim …bir karikatürde iki hoca ve rakipleri olan iki şeytan, dörtlemişler masayı…hocalardan birisi diğer hocaya diyor ki : ben okeye dönüyorum sen taşla… Türkiye Cumhuriyeti' nde...
Çapulcu takımi bir birune ha bu işi sorayi ;)
İsmail türüt-oflu İle bayburtlu | İzlesene.com Video ► 4:25► 4:25 www.izlesene.com › ... › Türkçe Pop › Ismail Türüt o 2 Ağu 2008 İZLENME 57.776. http://www.forumkantini.net/. DEVAMINI GÖSTER. Etiketler: ismail, türüt, karadeniz ...
ama sizin görüşünüze tamamiyle katılıyorum… இܓ
இܓKürdün masumiyeti ya da Türk'ün masumiyeti değil konum. Babam Kars'ın Kağızmanından ve babannem Kürt, Annem Trabzon'un Sürmenesinden bir Laz kızı. Eti mi tırnağından ayırırsınız, tırnağı mı etten? இܓ
ben sizin Kürt ve Laz olduğunuzu bilmiyordum…ben bunu hep yapıyorum… ;) et ve tırnak birbirinden ayrılmaz ama doğru ve yanlış birbirinden ayrılır…!!!
இܓ ‘’Beni bende demen, bende değilem Bir ben vardır bende, benden içeru ‘’ இܓ
beyitini yorumlamaya çalışıyorlarmış. Her ikisi de kendince yorumlar yapıp tartışırken onları dinleyen yedi sekiz yaşlarındaki bir yumuırcak, yani o liselilerden birinin kardeşi atılmış ortaya: ''Yahu neyi tartışıyorsunuz ki. Şair, hamile olduğunu anlatmak istiyor'' diye olayı bağlamış.
__Bizde bugünkü sohbeti hamile sözünün bize verdiği işaretle bağlamaya çalışalım İnşâALLAH… இܓ
இܓTÜRK DÜNYASI VE İSLAM DÜNYASI இܓ
Bediüzzaman'ın "Osmanlı Avrupa'ya, Avrupa da Osmanlı'ya, yani İslâm'a hamile. Her ikisi de, vakti geldiğinde hamlini vaz'edecek." sözü nasıl anlaşılmalıdır? Bediüzzaman, ilk döneminde Türkistan diyor, Hindistan diyor, San'an tepesine yöneliyor; sanki yönü daha çok Doğu'ya doğru gibi. Sonraki döneminde ise, sanki güneye, İslâm dünyasına daha çok atf-ı nazar ediyor... Bazı haberlerinde tashihte bulunmuş. Meselâ, "Ben bir nur bekliyor ve bunu geniş bir sahada, siyaset sahasında Ümit ediyordum. Fakat hadiseler beni bil-fiil tekzip etti ve beklediğim nur, iman dairesinde çıktı" diyor. Bir de, meselâ tohumu görür, ağacı haber verirsiniz. Eğer bunu anlamaz ve tohumu ağaç olarak tasvir ederseniz yanılır ve yanıltırsınız. İşte bazı haberlere böyle bakmak lâzım...
İstanbul'a ilk gelişinde Şeyh Bahit'e "Osmanlı Avrupa'ya, Avrupa da Osmanlı'ya, yani İslâm'a hamile. Her ikisi de, vakti geldiğinde hamlini vaz'edecek (yani, hamile olduğu şeyi doğuracak)" diyor. Bu, çok önemli bir söz. Bu haberin birinci şıkkı büyük ölçüde gerçekleşmiş. Bu, gerçekleşme için gerekli şartlar teşekkül etmiş ve Osmanlı neye hamile ise, onu doğurmuş. Haberin ikinci şıkkı için de gerekli şartlar teşekkül edecek ki, gerçekleşebilsin. İleride Batı büyük bir bunalıma girebilir. Hadiseleri tahlilde, çözüm yolları aramada ve bu türlü düşünce ve değerlendirmelerde Batı aydını Doğu aydınından daha önde. İşte böyle bir bunalım döneminde Batı aydınları arayışa geçebilir. İslâm, faziletli insanlarla temsil edilebilse ona yönelebilirler. Ama, karşılarında daha başka dinleri, inanç sistemlerini görürlerse, bu defa da ona yönelirler, İslâm'ın şimdiki temsiliyle İslâm'a yönelme çok zor görünüyor. இܓ
Fethullah GÜLEN இܓ
இܓİSLAM ‘ı temsil etmek hakikaten çok zor, bizlerin bunu yapabilmemiz için daha çokkk araştırıp OKUmamız ve yaşamamız gerekiyor diye düşünüyorum , en azından kendi adıma…Lakin İSLAM’ı hakkıyla yaşayıp temsil eden, Peygamber efendimiz HZ. MUHAMMED MUSTAFA’nın (S.A.V)izinden giden, Çok değerli FETHULLAH GÜLEN HOCAEFENDİ ‘nin yapmış olduğu bu sözler okunmaya ve dikkate değer…Herkes kendi doğru bildiğinde yaşar, biz de kendi doğru bildiklerimizle yaşamaya gayret ediyoruz…ve saygı beklemek te en doğal hakkımız… ve beni ciddiye alıp değer vermenizden dolayı teşekkür ederim…espriyi ben çokk severim espride kaldığı müddetçe incitmeden kırmadan…İyiki doğdun CANAN adlı doğum günü mesajınız buna bir örnek… çokk güzel, hoş ve anlamlı bir Jestti…İnsancıl yanımız yine kalbi olarak…imrendim… bu sene geçti artık bir EYLÜL zamanına denk gelse de ben de istesem… 12 Eylül darbesi olmadan , ;) Eğer bir gün ŞİİR yazabilme yeteneğini kendim de keşfedersem… sizin görüşlerinizi almak isterim… Muhabbetle… இܓ
இܓ Serkan Özkan - Dinle sana bir nasihat edeyim - YouTube ► 3:25► 3:25 www.youtube.com/watch?v=jw8wfqxYUf4 o 29 Ağu 2012 - Welt Musik tarafından yüklendi Söz: Karacaoglan Müzik: Serkan Özkan www.serkanözkan.com.
Hz Peygamber Sallallahu aleyhi ve sellem '' Selama , daha iyi veya eşiti bir selamla mukabele edin buyırmuş.
Ve aleykum selam, rahmetullahi ve berakatuhu, ebeden ve daimen...
Aziz kardeşim.
Kertenkele konusunu anladım. Allah razı olsun açıklamalar için.
İskilipli Atıf Hoca knusuna gelince: Siz sanırım benim sadece şiirlerimi okuyorsunuz. Oysa ben bu sitede - İçinde İskilipli Atıf Hocanın da bulunduğu- içimize s,inmeyen bir sürü idamı anlatıyorum. '' Şalcı Bacıdan İlker Başbuğa İçimize sinmeyen İdamlar '' Diyerek. Yani bana İskilipli Atıf Hoca'nın Kel Aliyi nasıl susturduğu ile ilgili link göndermenize bilmem gerek var mı?
O yazı Dizisinde şalcı Bacıyı, Menemen olayını, Koçgiri İsyanını anlattım, şu sıralar Dersim İsyanındayım ve daha devam edecek inşallah.
Görüyorsunuz ki o 33 sene boşa heba olmamış. Çünkü benim öğrencilerim de bu konulara vakıftırlar.
Şiirler ve yorumlara gelince: Her bir arkadaşaımın yorumu başım gözüm üzeredir.
Güzel bir fıkra vardır. Onu anlatarak noktalayayım bu günkü muhabbeti:
İki lise öğrencisi arkadaş edebiyet dersi çalışıyorlarmış evde...Yunus Emre'nin
Beni bende demen, bende değilem Bir ben vardır bende, benden içeru
beyitini yorumlamaya çalışıyorlarmış. Her ikisi de kendince yorumlar yapıp tartışırken onları dinleyen yedi sekiz yaşlarındaki bir yumuırcak, yani o liselilerden birinin kardeşi atılmış ortaya: ''Yahu neyi tartışıyorsunuz ki. Şair, hamile olduğunu anlatmak istiyor'' diye olayı bağlamış.
velhasılı kelam şiir bu herkes kendi hayal dünyasına göre yorumlar. İşin o tarafına şiiri yazan bile karışamaz.
Son olarak.
Kendinize o kadar haksızlık yapmayın. Bu kadar çok okuyan, araştıran bir insan mutlaka yazmıya da hakkıyla yapar ki yaptığınızı biliyorum.
இܓSabahın bereketi Cümle inananların üzerine olsun …İnşâALLAH… இܓ
ALLAH razı olsun , Selâm’ a en güzel Selâmla karşılık verdiğiniz için…
‘’Aziz kardeşim.’’ இܓ Üstad’ın bu güzel hitabıyla bana seslenmenizden dolayı çokk memnun oldum… siz bana böyle hitap ettiniz ya artık sizi hiç bırakmam ;) Abimi yaratana kurban olim… siye bi hikaye anlatacam… ilerleyen zamanlarda ama Sami bey hocam abim…;)
Kusura bakmayın bütün yazılarınızı ve şiirlerinizi okumadım, dikkat çeken başlıklara şöyle bir göz atıyorum… Şalcı bacı olayı gerçekten dehşet verici çok öncesin de bu konuyla alakalı bir yazı okumuştum…sizin yazınızı da siz söyledikten sonra okumaya çalıştım… klasik tarih…doğru olup olmadığı yine kesin değil…bunlar yaşanmış olmuş bitmiş olaylar…kim kimi katl etti bilinemiyor…ateş olmayan yerden de duman çıkmıyor, kırıkta da var çıkıkta da var…mesele bunlar değil…mesele onlardan ders alıp odunumun parası diye tutturmamak; insanca yaşayabilmek , zaman kaybetmeden, haksızlık etmeden, hak yoldan sapmadan… putlara tapmadan, çapulculuk yapmadan… ayyaş olmadan…
இܓTevafuk eseri Edebiyat Defterin’ de görüştük sizinle…her ne kadar bazı görüşlerinizi, bazı şiirlerinizi, bazı yazılarınızı, bazı üslubunuzu tasvip etmesem de zaman zaman hepimiz yapıyoruz bunları…kimisi nefsi için yapar, kimisi de bir amaç için… bu konuda gayret ve çabanızı takdir ediyorum…öğretmen olmak çokk zor …bakın bana bile tahammül gösterdiniz…sizin bu özelliğiniz İnsancıl… ve tabiî ki de benim gibi günahkarda olsanız hakikatı inkar etmiyorsunuz ve Hz. MUHAMMED MUSTAFA Peygamber efendimizin (S.A.V) sünnetini ve ALLAH (C.C) farzlarından olan Selâm alıp -vermeyi yapabiliyorsunuz…Çokk şükür yapabiliyoruz…bel ki de sayfanızdan ayrılamamın sebeplerinden bir tanesi bu olduğu gibi nefsimi terbiye etmede de yazdıklarınızdan yararlanabiliyorum…ve görmüş olduğum dersleri tekrar etme şansım oluyor…Bu konuda sorun yok… இܓ
Yaptığı yorum gerçekten çok anlamlı ve haklı… takdir ettim bu öğrencinizi ve kardeşimizi… çünkü bu olaylar halâ yaşanıyor değişik şekillerde…burada bile…neyse diyelim …bir karikatürde iki hoca ve rakipleri olan iki şeytan, dörtlemişler masayı…hocalardan birisi diğer hocaya diyor ki : ben okeye dönüyorum sen taşla… Türkiye Cumhuriyeti' nde...
Çapulcu takımi bir birune ha bu işi sorayi ;)
İsmail türüt-oflu İle bayburtlu | İzlesene.com Video ► 4:25► 4:25 www.izlesene.com › ... › Türkçe Pop › Ismail Türüt o 2 Ağu 2008 İZLENME 57.776. http://www.forumkantini.net/. DEVAMINI GÖSTER. Etiketler: ismail, türüt, karadeniz ...
ama sizin görüşünüze tamamiyle katılıyorum… இܓ
இܓKürdün masumiyeti ya da Türk'ün masumiyeti değil konum. Babam Kars'ın Kağızmanından ve babannem Kürt, Annem Trabzon'un Sürmenesinden bir Laz kızı. Eti mi tırnağından ayırırsınız, tırnağı mı etten? இܓ
ben sizin Kürt ve Laz olduğunuzu bilmiyordum…ben bunu hep yapıyorum… ;) et ve tırnak birbirinden ayrılmaz ama doğru ve yanlış birbirinden ayrılır…!!!
இܓ ‘’Beni bende demen, bende değilem Bir ben vardır bende, benden içeru ‘’ இܓ
beyitini yorumlamaya çalışıyorlarmış. Her ikisi de kendince yorumlar yapıp tartışırken onları dinleyen yedi sekiz yaşlarındaki bir yumuırcak, yani o liselilerden birinin kardeşi atılmış ortaya: ''Yahu neyi tartışıyorsunuz ki. Şair, hamile olduğunu anlatmak istiyor'' diye olayı bağlamış.
__Bizde bugünkü sohbeti hamile sözünün bize verdiği işaretle bağlamaya çalışalım İnşâALLAH… இܓ
இܓTÜRK DÜNYASI VE İSLAM DÜNYASI இܓ
Bediüzzaman'ın "Osmanlı Avrupa'ya, Avrupa da Osmanlı'ya, yani İslâm'a hamile. Her ikisi de, vakti geldiğinde hamlini vaz'edecek." sözü nasıl anlaşılmalıdır? Bediüzzaman, ilk döneminde Türkistan diyor, Hindistan diyor, San'an tepesine yöneliyor; sanki yönü daha çok Doğu'ya doğru gibi. Sonraki döneminde ise, sanki güneye, İslâm dünyasına daha çok atf-ı nazar ediyor... Bazı haberlerinde tashihte bulunmuş. Meselâ, "Ben bir nur bekliyor ve bunu geniş bir sahada, siyaset sahasında Ümit ediyordum. Fakat hadiseler beni bil-fiil tekzip etti ve beklediğim nur, iman dairesinde çıktı" diyor. Bir de, meselâ tohumu görür, ağacı haber verirsiniz. Eğer bunu anlamaz ve tohumu ağaç olarak tasvir ederseniz yanılır ve yanıltırsınız. İşte bazı haberlere böyle bakmak lâzım...
İstanbul'a ilk gelişinde Şeyh Bahit'e "Osmanlı Avrupa'ya, Avrupa da Osmanlı'ya, yani İslâm'a hamile. Her ikisi de, vakti geldiğinde hamlini vaz'edecek (yani, hamile olduğu şeyi doğuracak)" diyor. Bu, çok önemli bir söz. Bu haberin birinci şıkkı büyük ölçüde gerçekleşmiş. Bu, gerçekleşme için gerekli şartlar teşekkül etmiş ve Osmanlı neye hamile ise, onu doğurmuş. Haberin ikinci şıkkı için de gerekli şartlar teşekkül edecek ki, gerçekleşebilsin. İleride Batı büyük bir bunalıma girebilir. Hadiseleri tahlilde, çözüm yolları aramada ve bu türlü düşünce ve değerlendirmelerde Batı aydını Doğu aydınından daha önde. İşte böyle bir bunalım döneminde Batı aydınları arayışa geçebilir. İslâm, faziletli insanlarla temsil edilebilse ona yönelebilirler. Ama, karşılarında daha başka dinleri, inanç sistemlerini görürlerse, bu defa da ona yönelirler, İslâm'ın şimdiki temsiliyle İslâm'a yönelme çok zor görünüyor. இܓ
Fethullah GÜLEN இܓ
இܓİSLAM ‘ı temsil etmek hakikaten çok zor, bizlerin bunu yapabilmemiz için daha çokkk araştırıp OKUmamız ve yaşamamız gerekiyor diye düşünüyorum , en azından kendi adıma…Lakin İSLAM’ı hakkıyla yaşayıp temsil eden, Peygamber efendimiz HZ. MUHAMMED MUSTAFA’nın (S.A.V)izinden giden, Çok değerli FETHULLAH GÜLEN HOCAEFENDİ ‘nin yapmış olduğu bu sözler okunmaya ve dikkate değer…Herkes kendi doğru bildiğinde yaşar, biz de kendi doğru bildiklerimizle yaşamaya gayret ediyoruz…ve saygı beklemek te en doğal hakkımız… ve beni ciddiye alıp değer vermenizden dolayı teşekkür ederim…espriyi ben çokk severim espride kaldığı müddetçe incitmeden kırmadan…İyiki doğdun CANAN adlı doğum günü mesajınız buna bir örnek… çokk güzel, hoş ve anlamlı bir Jestti…İnsancıl yanımız yine kalbi olarak…imrendim… bu sene geçti artık bir EYLÜL zamanına denk gelse de ben de istesem… 12 Eylül darbesi olmadan , ;) Eğer bir gün ŞİİR yazabilme yeteneğini kendim de keşfedersem… sizin görüşlerinizi almak isterim… Muhabbetle… இܓ
இܓ Serkan Özkan - Dinle sana bir nasihat edeyim - YouTube ► 3:25► 3:25 www.youtube.com/watch?v=jw8wfqxYUf4 o 29 Ağu 2012 - Welt Musik tarafından yüklendi Söz: Karacaoglan Müzik: Serkan Özkan www.serkanözkan.com.
Hz Peygamber Sallallahu aleyhi ve sellem '' Selama , daha iyi veya eşiti bir selamla mukabele edin buyırmuş.
Ve aleykum selam, rahmetullahi ve berakatuhu, ebeden ve daimen...
Aziz kardeşim.
Kertenkele konusunu anladım. Allah razı olsun açıklamalar için.
İskilipli Atıf Hoca knusuna gelince: Siz sanırım benim sadece şiirlerimi okuyorsunuz. Oysa ben bu sitede - İçinde İskilipli Atıf Hocanın da bulunduğu- içimize s,inmeyen bir sürü idamı anlatıyorum. '' Şalcı Bacıdan İlker Başbuğa İçimize sinmeyen İdamlar '' Diyerek. Yani bana İskilipli Atıf Hoca'nın Kel Aliyi nasıl susturduğu ile ilgili link göndermenize bilmem gerek var mı?
O yazı Dizisinde şalcı Bacıyı, Menemen olayını, Koçgiri İsyanını anlattım, şu sıralar Dersim İsyanındayım ve daha devam edecek inşallah.
Görüyorsunuz ki o 33 sene boşa heba olmamış. Çünkü benim öğrencilerim de bu konulara vakıftırlar.
Şiirler ve yorumlara gelince: Her bir arkadaşaımın yorumu başım gözüm üzeredir.
Güzel bir fıkra vardır. Onu anlatarak noktalayayım bu günkü muhabbeti:
İki lise öğrencisi arkadaş edebiyet dersi çalışıyorlarmış evde...Yunus Emre'nin
Beni bende demen, bende değilem Bir ben vardır bende, benden içeru
beyitini yorumlamaya çalışıyorlarmış. Her ikisi de kendince yorumlar yapıp tartışırken onları dinleyen yedi sekiz yaşlarındaki bir yumuırcak, yani o liselilerden birinin kardeşi atılmış ortaya: ''Yahu neyi tartışıyorsunuz ki. Şair, hamile olduğunu anlatmak istiyor'' diye olayı bağlamış.
velhasılı kelam şiir bu herkes kendi hayal dünyasına göre yorumlar. İşin o tarafına şiiri yazan bile karışamaz.
Son olarak.
Kendinize o kadar haksızlık yapmayın. Bu kadar çok okuyan, araştıran bir insan mutlaka yazmıya da hakkıyla yapar ki yaptığınızı biliyorum.
ne tip ne cip ne bip kar etmiyor hocam olsa olsa tabip gerek bizim yaraları sarmaya taş altına elinizi koymaktan bir gün incineceksiniz diye endişe duyuyorum Rabbim zeval vermesin yüreğiniz dert görmesin inşallah baki selamlarımı bırakarak ayrılıyorum sayfanızdan...
Kimi geldi, vatandaşı unuttu. Kimi geldi, ninnilerle uyuttu. Kimi geldi, ne var ne yok hep yuttu. Şapırt geldi, şupurt geldi, lüp geldi.
O öyle bildiğimiz gibi,inceldiği yerden kopmaz işte.! İncindiği,inciltildiği yerden kopar,zordu her şey,bulunmazdı kolayı dediğiniz dizeniz gibi.Son sözü hep "Türk Milleti"söyler. Ne güzel dile getirmişsiniz hece şiiriyle gerçekleri...Şiirle gerçekliği birleştirmek ve dizeler yansıtmak özellikle hece'de anlamı yakalamak ayrı bir hünerdir,söz ustasına tebriklerimle. Saygı,sevgi ve selamlarımla...
Kimisiyle birlikte yürüdüler. Kimisini kar gibi kürüdüler. Kimisini yerlerde sürüdüler. Peşi sıra falakayla cop geldi.
Geldi geçti nice zalim ve zorba. Memleketi soktular sanki harbe. Her on sene, ya ihtilal ya darbe. Postal geldi, tanklar geldi, top geldi
geldi de geldi başımıza gelmeyen kalmadı şu ülkede ama hiç bir dönem bu kadar umutsuz bu kadar belirsiz olmamıştım inanın ben.. Duyarlı yüreğinizi kaleminizi kutlarım değerli şair her daim saygımla...
Sayfaya ben de merakla geliyorum....Acaba bugün ne yazdı diye...... Hicivin bu kadar güzeli olabileceğini hiç düşünmemiştim...... Düşünürken güldüren, hayran olmamak elde değil......
Çokça gıpta ederek kutluyorum......... Saygı ve selamlar.....
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.