Değerli kardeşim.Akşam şiir konusunu inceledim yine canım sıkılmıştı .Senin şiirlerin.1. ve2. yeni diye bir şiir akımı varmış.cumhuriyetten sonra. onların şiirlerine benziyor.Hiç o şiirlerden okuyormusun.çünkü tam serbest te değil.Eğer sen bu tarzı kendin bulmuşsan.sana hayranım.kutluyorum seni.şiirin çok değişik ve güzeldi.aşkı değişi,k bir şekilde anlatmışsın.şiir zaten kendi içinde kendini anlatıp yorumluyor.Bundan sonra şiirlerini iki defa okuyup öyle yorumlayacağım.sevgilerimi gönderiyorum kardeşim.


BAŞBAŞA


İşte bir vazoda açmış iki gül,
İşte bir saksıda eşsiz kuşkonmaz.
Gülleri gördükçe gönlüm bir bülbül,
Saksıya baktıkça içimde bir haz.

Dışarda fırtına, uğultu, tipi;
Odada sessizlik tutulur gibi;
İşte o da geldi, evin sahibi,
Oturduk, eskiden konuştuk biraz.

Dışarda fırtına, tipi...Yerler kar;
İçerde başbaşa iki bahtiyar.
Onları ısıtan eski bir bahar,
Dışarda yepyeni bir kış, bir ayaz.

Ahmet kudsi tecer.

Ben şimdi bu şiire ne yorum yazayım.

şiir eker sevgi biçerim arada
yine de alnının ak terini yazamam
gurbet elde işçimin
ve ülkemde gurbeti yaşayan ellerin!

Topragın insanı, elleri, gurbeti, işi, işçiyi bilen insan.

Şiir eken sevgi biçem kalem; kaleminiz daim olsun ki, mahrum kalmayalım böyle eserlerden.

Gurbetten selamlar gönderiyorum

Güzel, güncel bir konu...
İşçilerin sevimsiz çalışma şartları...
Biliriz bu konuyu...
Sonuçta yıllarımızı verdik işlere, işçilere...
Ne yaparsanız yapın,
ne tedbir alırsanız alın,
mağdur olan hep işçilerdir.
Ölen, eli, yağı kopan çok işçim oldu...
Bende bile bayağı bir yara izleri mevcuttur.
Sonuçta hepimiz alın terimizi satarak hayatımızı idame ettirmekteyiz.

Bu şiir bizim şiirimiz...
İşçilerin...
Emeklerini satanların...
Bazen tarlada,
bazen bahçede,
bazen inşaatlarda,
baz en fabrikalarda...
İşçiler...
üretenler ve ölenler...
Ya da sakat kalanlar...

Önemli bir konu...
Önemli bir şiir...
Yakışmış kaleminize...