Parmak uçları delik olmayan
Bir de aynı renk
Aynı desende
Bir çift çorap buldun mu

Yakasındaki kir
İlk bakışta görünmeyecek bir gömlek
Geçti mi eline

Ayak üstü
Bir bardak çay
Bir parça ekmek
Bir kaç zeytin
"Bir kibrit kutusu büyüklüğünde peynir"

Tamamdır
Daha neyin telaşındasın ey insan
Dışarda pırıl pırıl bir güneş
Caddelerde bir birinden güzel kızlar
Kuşlar
Sevimli ihtiyarlar

Amaçsız ve hesapsız
Sal kendini kalabalığına dünyanın
Rastladığın teneke kutulara tekme at
Zik zaklar çizerek
-Kimseye çarpmadan-
Yürü kaldırımlarında şehrin
Nanik yap annesinin kucağında
Seni seyreden sarışın kıza
Selam ver tanımasan da simitçiye
Vitrinleri seyret
Otobüs duraklarını seyret
Kavgalarını seyret kuyrukta bekleyen insanların
Yürü
Abdest alan nur yüzlü cemaatini seyret camilerin
Bir orospuya odaklan
Kulak ver ayak üstü yaptığı pazarlığa

"Çüş"desin adam
"Altın kaplama mı lan bu meret"
...
Sonra
Git otur falezlerde bir taşın üstüne
Denizi seyret
-Uzakları-
Maviyi seyret

Mırıldan hafiften o kötü sesinle

"Sen gelmezsen bahar gelmez
Sen gelmezsen yüzüm gülmez
Hasretinle yanar kalbim
Sen gelmezsen bu dert bitmez"
...
Bir el dokundu san omzuna
Gülümse
...
Ardına bakma ama




savrulmalar ekim 2013