Yürümek istiyorum yağmurlarda

Şehla bakan şu buluta da bir bak
güneşim kaçmış gözüne
dönmüş karanlık yüzünü

diyor ki fısıltıyla
unut
neyi

ama niye
unutmak istemiyorum
yürümek istiyorum yağmurlarda

yangınlar düşürmüşler nadastaki tarlalarıma
anızlar yakıyorlar kıyılarımda
ben ormanım
yakmayın beni
yürümek istiyorum yağmurlarda

yine korkuluk gibi dikmişler aşkı ufuklarıma
korkmuyorum
takıp koluma
yağmurlarda
bereketli yağmurlarda
yürümek istiyorum

altı numara şiş verdiler elime
bir de makarna yünü
ör diyorlar sen kadınsın
eline iş yaraşır
ördüm örmesine de
yol yaptım
örgüden
üstüne basa basa
yürüyorum

ben çorak topraklarda serpilmem
kurak iklimlerde büyüyemem
verimli olamam açmam ki açamam ki çiçek

bundan sonra doğacak her çocuk
kız olsun erkek olsun
her ikisinden birinin adı

Umut

ötekinin

Barış olacak

kıraç tarlalarda
anız yakıyorlar kıyılarımda
bana vahaları verin
varsın serap olsun
o güneş bir gün doğacak nasıl olsa
sıyrılacak kara bulutların arasından
yağmurlar da yağacak
her yer yeşerecek
her şey çok bereketli
olacak olacak

güneş vurduğunda
yalap yalap yanan yalçın kayaları
azmimle yeneceğim

yamaçları ufukları verin bana
serin önüme yolları
vız gelir haşin rüzgarların ıslıkları
yürümek istiyorum

yanımdan sürüler geçsin çobanlarıyla
şahlanmış uçan
ya da rahvan ne çıkar yanımdan at sürüleri geçsin
kervanlar geçsin
yeter ki yürünülsün

ben yürümek istiyorum yağmurlarda
fazla kilolarım var
hantal hantal evde oturmaktan

ördüğüm örgüleri yol yaparak
basa basa
yürümek istiyorum üzerlerinde

ağacım ben
dallarım sürgünlerim var
balta da vurulsa köklerime
yeşil yeşil dal budak salacağım
aşılıyım aşk’a

bir avuç mutluluk için
çıktım yola
kara fırtınaya rağmen
yürüyorum her havada
yağmurlarda

3/Kasım/2011/Perşembe/Bodrum

Yüksel Nimet Apel